Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 866 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1522 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : KADASTROTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında ..... Köyü çalışma alanında bulunan dava ve temyize konu 149 ada 3 ve 4 parsel sayılı sırasıyla 2.609,14 ve 5.356,13 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar malikinin kim olduğu bilinemediğinden tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazların muris ...adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, temyize konu çekişmeli 149 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile veraset ilamındaki payları oranında ...mirasçıları ... ve arkadaşları adına tescile karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece dava ve temyize konu 149 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların davacının murisi adına tespit edilen 149 ada 6 parsel sayılı taşınmazın devamı olduğu, taşınmazlarda kadastro tespit tarihine kadar davacının murisi ve mirasçıları yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddesi koşullarının oluştuğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahallinde yapılan keşifte dinlenen 2 yerel bilirkişi ile tespit bilirkişileri 149 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar hakkında bilgileri olmadığını beyan etmiş, yalnızca yerel bilirkişi ..., taşınmazların evveliyatında ...'na aitken taksimle oğlu ...'na kaldığını, .....'in taşınmazlara komşu 149 ada 6 parsel sayılı taşınmazla bütün halinde taşınmazları ölene kadar kullandığını, taşınmazların yaklaşık 20 yıldır kullanılmadığını, son 1-2 senedir kullanıldığını beyan etmesine rağmen ziraatçi bilirkişi raporunda, çekişmeli taşınmazlarda keşif tarihi itibariyle buğday ekili, taşınmazları çevresinden ayıran tumpların oluşmuş ve taşınmazların kadimden beri ara verilmeden kullanılan 3. sınıf kuru tarım arazisi olduğu belirtilmiş, ancak mahkemece, yerel bilirkişinin yaklaşık 20 yıldır kullanılmadığı beyanı ile kadimden beri ara verilmeden kullanıldığını belirten ziraatçi bilirkişi raporu arasındaki çelişki giderilmemiş, muris Hüseyin'in 1993 yılında vefat ettiği de dikkate alındığında taşınmazların zilyetliğinin terk edilip edilmediği, murisin vefatından sonra taşınmazların kullanılıp kullanılmadığı araştırılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca; mahallinde yeniden yerel bilirkişi beyanı ile ziraatçi bilirkişi raporu arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, ziraat ve fen bilirkişisinden oluşacak bilirkişi heyeti aracılığıyla yapılacak keşifte, ziraat bilirkişisinden önceki ziraat bilirkişi raporunu da irdeleyen, çekişmeli taşınmazların geçmişteki ve şimdiki niteliği, üzerindeki bitki örtüsü, toprak yapısı ve komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli, fen bilirkişinden ise keşfi takibe elverişli krokili raporlar alınmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazların öncesi, niteliği, zilyetliğin başlangıcı, sürdürülüş biçimi, taşınmaz kullanılmıyorsa ne zamandan beri ve neden kullanılmadığı, iradi terkin söz konusu olup olmadığı ve tespit tarihine kadar davacının murisi ve mirasçıları yararına 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği süresinin dolup dolmadığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, ondan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 08.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.