MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına ilişkin yukarda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi ... tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:1989 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan eski 1208 (yeni 28133 ada 83 parsel) sayılı 2157 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz önce ... adına tespit edilmiş bilahare ... Kadastro Mahkemesi'nin 31.12.1993 tarih 1991/377 Esas ve 1994/1842 Karar sayılı ilamı ile Hazine adına tescil edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın 2/B vasfında olduğuna ve kendi fiili kullanımında bulunduğuna dair tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine yapılan inceleme sonucu Dairemizin 2015/15072-11801 Esas, Karar sayılı ilamı ile onanmış; davacı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunarak kararın bozulmasını istemiştir. Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre zilyetlik şerhine ilişkin talebin reddine ilişkin karar düzeltme istemi yerinde değildir. Ancak; mahkemece taşınmazın 2/B vasfında olduğu Kadastro Mahkemesinin 1991/377 Esas 1993/1842 Karar sayılı ilamıyla sabit olup taraflar arasında bu ilamın kesin hüküm oluşturduğu gerekçe gösterilerek eldeki davada talebin reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Kadastro Mahkemesinin sözü edilen ilamıyla çekişmeli taşınmazın 1942 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içindeyken 1976 yılında yapılan orman kadastrosu işleminde ... adına orman sınırları dışına çıkarıldığı belirtilerek taşınmazın ... adına tapuya tesciline, üstünde bulunan 2 katlı evin ...'a ait olduğunun muhdesat olarak kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verildiği, hükmün Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmesi üzerine Hazine adına tapu kaydının oluştuğu, muhdesata ilişkin şerh tapuya işlenmesine rağmen beyanlar hanesine 6831 sayılı Kanun'un 2. maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığına dair şerh konmadığı görülmüştür. 3402 sayılı Kanun'un Ek-4. maddesi uyarınca Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde kullanım kadastrosu yapılabilmesi için taşınmazın nitelik kaybı nedeniyle orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhinin bulunması gerektiği, şerh işleminin önceki ilamın tavzih edilmesi halinde hükmün esaslı olarak değişeceği yada idari işlemle şerh tesis edilmesinin de mahkeme hükmüyle tapu kaydı oluşmuş taşınmazlar yönüyle mümkünü bulunmadığı, diğer bir deyişle bu yönde verilmiş yeni bir mahkeme ilamı gerektiği açıktır. Hal böyle olunca, davacının eldeki davayı açmasında hukuki menfaatinin bulunduğunun kabulü gerekir. O halde; öncelikle çekişmeli taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde adına muhdesat şerhi verilen ... ile davacı arasındaki ırsi ya da akdi ilişkinin belirlenmesi ve davacının aktif dava ehliyetinin bulunması halinde davanın kısmen kabulü ile tapu kaydının beyanlar hanesine taşınmazın 6831 sayılı Yasa'nın 2. maddesi gereğince orman sahası dışına çıkartılan yerlerden olduğuna dair şerh verilmesi gerekirken davanın tamamen reddine karar verilmesi isabetsiz olup, davacı vekilinin karar düzeltme istemleri belirtilen nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile Dairemizin 15.10.2015 tarih 2015/15072-11801 Esas, Karar sayılı onama kararının kaldırılarak hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı karar düzeltme ve onama harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 31.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.