MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı, ... 1993 yılında kesinleşen kadastro sonucu ... adına tescil edilip 2006 yılında tevhiden 873 parsel numarası alan taşınmazın bir bölümü hakkında imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın görev nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, temyiz edilmeksizin kesinleşerek dosya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişme konusu 873 (yeni 165 ada 1) parsel sayılı taşınmazın 07.07.2011 tarihli fen bilirkişisi raporunda (C) harfi ile gösterilen 1.164,54 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.1086 sayılı HUMK, Sulh Hukuk ve Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki görev hususunu davanın değerine göre belirlemiştir. Ancak 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK bu ayrımı kaldırarak malvarlığına ilişkin tüm davalarda Asliye Hukuk Mahkemelerini görevli kılmıştır. Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevide HMK'nın 4. maddesinde sayılmıştır. Eldeki dava Kadastro sonucu ... adına tespit ve tescil edilen taşınmaz hakkında açılmış tapu iptali ve tescil davasıdır. Bu nitelikteki davalar mal varlığına ilişkin davalardan olduğu gibi 6100 sayılı HMK'nın 4. maddesindeki Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine giren işler kapsamında da değildir. Somut olayda Asliye Hukuk Mahkemesince 6100 sayılı HMK yürürlüğe girdikten sonra ve 27.12.2011 tarihinde davanın değeri yönünden görevsizlik kararı verilerek dosya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. Ancak Asliye Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararı verildiği sırada 6100 sayılı Yasa yürürlükte olup bu tarihte görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. 6100 sayılı HMK'nın 1. maddesi uyarınca mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup bu hususun mahkemece re'sen gözetilmesi gerekir. Hal böyle olunca; mahkemece, Sulh Hukuk Mahkemesinin görevsizliğine ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 11.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.