MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu kapsamında yapılan güncelleme sonucunda ... Köyü çalışma alanında bulunan 904 parsel sayılı 9914 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca ... adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve davalı ...’ın kullanımında olduğu şerhi verilerek tarla niteliği ile ... adına tespit ve tescil edilmiş, 2011 yılında yapılan uygulama kadastrosu sırasında taşınmaz 28254 ada ve 539 parsel numarası ve 9.673,02 metrekare yüzölçümü ile tespit edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın miras bırakan babası ...’a ait olup ölümü ile mirasçılarına kaldığı, davalının haksız olarak kendi adına yazdırdığı iddiası ile babası ... adına zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmıştır. Yargılama sırasında davacı tarafından ... Müdürlüğüne yapılan başvuru üzerine taşınmazın tapu kaydında yazılı olan kullanıcı şerhi 1000/9673 hissenin ..., 8673/9673 hissenin ... kullanımında olup üzerindeki ahırın da ...’a ait olduğu şeklinde değiştirilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın konusuz kalması nedeni ile hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, yukarıda yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de verilen karar usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmamaktadır. Dava her ne kadar uygulama kadastro tutanaklarının askı ilan süresi içinde açılmış ise de dosya kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın uygulama kadastrosundan kaynaklanmadığı, tarafların uygulama kadastrosuna yönelik bir itirazlarının bulunmadığı, davanın kullanım kadastrosu kapsamında yapılan güncellemeye karşı açıldığı anlaşılmaktadır. Güncelleme çalışmaları da 2009 yılında yapılmış ve kesinleştirilerek 05.11.2009 tarihinde tapuya işlenmiştir. Dava güncelleme listesi kesinleştikten sonra açıldığına göre genel mahkeme olarak Asliye Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir. Hal böyle olunca; mahkemece görevsizlik kararı verilerek dosyanın Asliye Hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken bu husus göz ardı edilerek dosya kapsamına uygun bulunmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, dosya arasında bulunan uygulama kadastro tutanaklarının kesinleştirilmek üzere ... Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmesi gerekirken bu yönün göz ardı edilmesi de isabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,11.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.