MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı, ... .. Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında taşlık niteliğinde tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 16.06.2014 tarihli fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen 14.989,72 metrekare yüzölçümündeki bölümün davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve dava dışı ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Dava, TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz bölümü, 1961 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan yerlerdendir. Davacı, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği hukuki nedenine dayalı olarak tescil isteğinde bulunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda 16.06.2014 tarihli bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen 14.989,72 metrekare yüzölçümündeki bölüm üzerinde davacı ... lehine zilyetlikle mülk edinme şartlarının oluştuğu kabul edilerek davacı adına tesciline karar verilmiştir. Ne var ki; davaya konu yer hakkında dava tarihinden sonra ancak karar tarihinden önceki tarihte ve 21.10.2014 tarihinde ...ve ...tarafından eldeki davanın davalıları bulunan Hazine ve ... Belediye Başkanlığına karşı aynı hukuki nedenlere dayalı olarak adlarına tescil istemiyle dava açılmıştır. TMK'nın 713/4 ve 5. maddeleri gereği tescil davalarında mahkeme konusunun gazeteyle bir defa ve ayrıca taşınmazın bulunduğu yerde uygun araç ve aralıklarla en az üç defa ilan olunacağı ve son ilan tarihinden itibaren 3 ay içerisinde davacı lehine zilyetlikle iktisap şartlarının gerçekleşmediği ileri sürülerek itiraz edilebileceği belirtilmiştir. Eldeki davanın konusunun 26.07.2014 tarihli yerel gazetede ilan edildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, .. ve ... tarafından açılan davanın eldeki tescil davasına itiraz davası olduğunun kabulü gerekir. Aynı yer hakkında açılan bu davaların mükerrer tapu kaydı oluşmaması ve tescil davasının davacısı ile tescile itiraz edenlerin davasına ilişkin taleplerin birlikte değerlendirilmesi için birlikte görülmesi zorunlu olmakla bu yön göz ardı edilerek esasa ilişkin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine ile eldeki davada taraf olmamakla beraber aynı mahkemenin 2014/... Esas sayılı tescil davasının davacıları olarak tescile itiraz eden ve taşınmaz hakkında verilecek kararın kendileri açısından da sonuç doğuracağı gözetildiğinde hükmü temyiz etmekte hukuki yararları bulunduğu anlaşılan Hatice ve Mustafa Narlı vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 20.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.