Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6597 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18298 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... çalışma alanında bulunan temyiz konusu 106 ada 630 parsel sayılı 884.366,56 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve 16.07.2013 tarihinde hükmen tescil edilmiştir. Davacılar ... ve müşterekleri, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın bir bölümü hakkında tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece işin esasına girilerek yapılan yargılama sonunda dava konusu taşınmazın ham toprak vasfında olduğu ve davacı lehine zilyetlikle kazanma koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir. Çekişmeli 106 ada 630 parsel sayılı taşınmaz ham toprak niteliğiyle Hazine adına tespit edilmiş, tespite karşı, askı ilan süresi içinde Kadastro Mahkemesinde dava açılmıştır. Kadastro Mahkemesinin 19.06.2013 gün, 2013/5 Esas ve 2013/14 Karar sayılı ilamı ile; davacılar Hulusi Sarıkaya ve arkadaşlarının davası feragat nedeniyle reddedilerek çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş ve karar temyiz edilmeksizin 16.07.2013 tarihinde kesinleşmiştir. Temyiz incelemesine konu dosyada ise, davacılar ... ve müşterekleri 28.06.2012 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesinde Hazine aleyhine çekişmeli 106 ada 630 parsel sayılı taşınmazın bir bölümü hakkında tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Davanın açıldığı tarihte Kadastro Mahkemesinde görülen davanın kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Zaman bakımından görev başlığını taşıyan 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 26. madde hükmünde, askı ilan süresi içinde açılan davaların yanında tespitten önceki haklara dayanarak asli müdahil olarak davaya katılanların iddialarına dair uyuşmazlıkların da Kadastro Mahkemesinde incelenip karara bağlanacağı düzenlenmiştir. Somut olayda, davacıların talebinin tespitten önceki haklara dayandığı ve kadastro tespitinin kesinleşmediği dikkate alındığında davacılar tarafından Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davanın Kadastro Mahkemesinde görülmekte olan davaya katılma istemi niteliğinde olduğunun kabulü zorunludur. Bu tür nitelikteki talepleri incelemekle görevli mahkeme Kadastro Mahkemesidir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re'sen göz önüne alınması gerektiğinden, mahkemece açılan dava hakkında görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esası hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacılar vekili ve davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, 25.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.