MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : UYGULAMA KADASTROSUTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Uygulama kadastrosu sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda ... adına kayıtlı bulunan eski ada 3729 parsel sayılı 2100 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 224 ada 43 parsel numarasıyla ve 2.347,52 metrekare yüzölçümlü olarak; ... adına tapuda kayıtlı bulunan eski 3730 parsel sayılı 19125 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 224 ada 47 parsel numarasıyla ve 17.581,24 metrekare yüzölçümlü olarak; ... adına tapuda kayıtlı bulunan eski 5046 parsel sayılı 9600 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 224 ada 48 parsel numarasıyla ve 9.693,38 metrekare yüzölçümlü olarak; ... adına tapuda kayıtlı bulunan eski 3728 parsel sayılı 2300 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 224 ada 24 parsel numarasıyla ve 2.060,96 metrekare yüzölçümlü olarak; ... adına tapuda kayıtlı bulunan eski 1873 parsel sayılı 2400 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 224 ada 40 parsel numarasıyla ve 2400 metrekare yüzölçümlü olarak; ... adına tapuda kayıtlı bulunan eski 3725 parsel sayılı 20900 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 224 ada 52 parsel numarasıyla ve 22.191,92 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiş, eski 3725 parsel sayılı taşınmaz hükmen ifraz edildikten sonra 464 parsel sayısı ve 5.612,72 metrekare yüzölçümü ile ... adına ve 465 parsel sayısı ve 15.287,28 metrekare yüzölçümü ile ... adına tescil edilmiştir. Davacı ..., uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait 224 ada 47 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin komşu 224 ada 48 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak ve 224 ada 43 ve 52 parsel sayılı taşınmazlar lehine tespit bulunup bulunmadığının tespit edilmesi istemiyle, yine kendisine ait yeni 224 ada 44 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin komşu 224 ada 43 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak ve 224 ada 40 parsel sayılı taşınmaz lehine tespit bulunup bulunmadığının tespit edilmesi istemiyle, ayrı ayrı dava açmıştır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilmek suretiyle yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli 224 ada 43, 47, 48 ve 52 parsel sayılı taşınmazların yenileme tutanağı gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından esasa yönelik, davalı ... vekili tarafından ise vekalet ücretine yönelik temyiz edilmiştir.1- Davalı ... vekilinin temyiz istemleri yönünden; Hükmü temyiz yetkisi kural olarak davanın taraflarına aittir. ..., çekişmeli taşınmazların tapu maliki olmadığı gibi aleyhine de dava açılmış değildir. Mahkemece ... İdaresinin re'sen davaya dahil edilip karar başlığında gösterilmesi ona taraf sıfatı kazandırmaz. Davanın tarafı olmayan ve açıkça aleyhine hüküm oluşturulmayan ... İdaresinin hükmü temyizde hukuki yararı bulunmadığından temyiz inceleme isteminin REDDİNE, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalı ...'ne iadesine, 2- Davacı ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. İlgililer tarafından, uygulama kadastrosu sonucu yapılan işlemlere karşı 30 günlük askı ilan süresi içerisinde Kadastro Mahkemesinde açılacak davada, uygulama kadastrosu yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir. Bu tür ihtilaflarda "lehine sınır değişikliği yapılan kişi"den maksat, davacı tarafın taşınmazındaki eksilmenin aksine, taşınmazının yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmaz malikleridir. Ancak, uygulama kadastrosunun sonucunda lehine sınır değişikliği yapılan bir kişi ya da kişilerin bulunmaması halinde ise, Kadastro Müdürlüğü hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir. Somut olayda davacı ... uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait taşınmazların yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin komşu taşınmazlardan kaynaklandığı iddiasına dayanarak ve komşu taşınmazlar lehine tespit bulunup bulunmadığının tespit edilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, her ne kadar davanın reddine karar verilmiş ise de; davacı ... tarafından dava açılan yeni 224 ada 48 parsel sayılı taşınmaz tapu maliki ... ile eski 3725(yeni 224 ada 52 parsel) parsel sayılı taşınmazın hükmen ifrazından oluşan 464 parsel sayılı taşınmazın hükmen adına tescil hükmü kurulan ..., davaya dahil edilmemiştir. Hal böyle olunca, Mahkemece husumetin yaygınlaştırılması için davacı tarafa olanak verilmeli ve 6100 sayılı HMK'nın 124. maddesi uyarınca yöntemince taraf koşulu sağlandıktan sonra davanın esasına girilerek bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi davacı ...'nin, birleşen Kemalpaşa Kadastro Mahkemesi'nin 2002/68 Esas ve 2005/9 Karar sayılı dava dosyasında dava konusu edilen 224 ada 40 parsel sayılı ve 224 ada 44 parsel sayılı taşınmazlar hakkında hüküm yerinde davacı ... yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, bu hususta hüküm kurulmaması da isabetsiz olup, temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya aykırı bulunan hükmün BOZULMASINA, 14.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.