Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6580 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8347 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİLTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 102 ada 30, 38 ve 126 ada 5 parsel sayılı 149.486.46, 1.491,79 ve 2.890,36 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve ekonomik yarar sağlaması mümkün olan yerlerden olup kimsenin mülkiyet iddiasında bulunmaması nedeniyle ham toprak vasfıyla adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve arkadaşları, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak kendi adlarına tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile, fen bilirkişinin 18.08.2014 tarihli raporunda 102 ada 38 nolu parselin tamamının ve 126 ada 5 nolu parselin (B) harfi ile gösterilen 110.07 metrekarelik bölümünün ve 102 ada 30 nolu parselin (C) harfi ile gösterilen 5.888,56 metrekarelik bölümünün davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından vekalet ücreti ve diğer yargılama giderlerine yönelik olarak; davacı vekili tarafından ise (A), (B) ve (C) harfleri ile gösterilen bölüme yönelik olarak temyiz edilmiştir.Dava, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olup, davacılar dava konusu taşınmazın babalarından kendilerine intikal ettiği iddiasına dayanarak kendi adlarına tescil isteminde bulunmuşlardır. Mahallinde yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler, dava konusu taşınmazın evveliyatında davacıların babasına ait olup davacılar ve babaları tarafından kullanıldığını beyan etmişler, ancak mahkemece davacılara intikal şekli üzerinde durulmamış ve bu konuda beyan alınmamıştır. Eğer terekenin taksimi, pay bağışı veya satışı yolu ile taşınmazın dava açan mirasçılara geçtiği iddiası yoksa veya olup da ispat edilememişse tapu maliki , davacıların babası ...'in terekesi karşısında 3. kişi konumunda olup, davacılara ait nüfus kayıtlarının incelenmesinde kendilerinden başka, dava dışı mirasçıların da bulunduğunun anlaşılması nedeniyle davacıların dava ehliyeti olup olmadığı üzerinde durulup 6100 sayılı HMK'nın 114/1-d maddesi uyarınca dava şartı olan bu husus mahkemece re'sen dikkate alınmalıdır. O halde; Mahkemece mahallinde taraf tanıkları ve bilirkişiler eşliğinde keşif yapılarak, dava konusu taşınmazların davacılara hangi suretle intikal ettiği, murisin sağlığında çekişmeli taşınmazları davacılara hibe edip etmediği yahut ölümünden sonra murisin terekesinin taksim edilip edilmediği, hususunda somut olaylara dayalı, ayrıntılı bilgi alınmalı; terekeye dahil bir mal hakkında tereke karşısında 3. Kişi konumunda bulunan kişiye karşı, bir kısım mirasçıların kendi adına tapu iptal ve tescil istemiyle dava açması halinde bu davanın dinlenme olanağı bulunmadığı göz önüne alınmalı, bundan sonra davacıların, aktif dava ehliyetine sahip olup olmadığı belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görülmekle hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, 13.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.