Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6336 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 5218 - Esas Yıl 2006





Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü: Yargıtay bozma ilamında özetle: "Davacı tarafın dayanağını oluşturan tapu ve vergi kayıtlarının gereği gibi uygulanmadığı, kapsamları belirlenmediği, komşu parsel tutanak ve dayanağı belgeler getirtilmeyip uygulamada bu kayıtlardan yararlanılmadığı, yapılan araştırma ve uygulamanın hükme yeterli olmadığı" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, çekişmeli parselin tespitinin iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece çekişmeli taşınmazın tarım arazisi niteliğinde bulunduğu, kamu yararına tahsis edilen Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan veya yasalar gereğince Devlete intikal eden yerlerden olmadığı, zilyetlikle mülk edinme şartlarının davacılar yararına gerçekleştiği kabul edilmek sureti ile hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyuldugu halde bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozmaya uyulmakla taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozmada işaret edilen hususların eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Hükmüne uyulan bozma ilamında komşu parsellerin onaylı tutanak sureti ile dayanağı olan belgelerin getirtilip uygulamada bu belgelerden yararlanılması, tarafların dayandığı tapu ve vergi kayıtlarının uygulanıp kapsamlarının belirtilmesi, teknik bilirkişiye dayanılan kayıtların kapsamını belirtir ve taşınmazın bu kapsama göre konumunu gösterir kroki düzenlettirilmesi ve usulüne uygun mer'a araştırması yapılması belirtildiği halde, Hazine'nin dayanağını oluşturan tapu kaydı mahalline uygulanmamış, komşu 106 numaralı parselin dayanağı olan tapu ve vergi kaydı getirtilmediği için uygulamada bu kayıttan istifade edilmemiş, davacıların dayandığı tapu ve vergi kayıtları mahalline uygulanıp kapsamı belirlenmediği gibi, aynı kayıtların revizyon'gördüğü 265 numaralı parselin tutanağının kesinleşip kesinleşmediği hususu da araştırılmadan hüküm kurulmuştur. Bu tür eksik ve yetersiz soruşturmaya dayanılarak karar verilemez. Doğru sonuca varılabilmesi için öncelikle çekişmeli taşınmaza komşu tüm parsellerin onaylı tutanak sureti ile dayanağı olan belgelerle, bölgeyle ilgili belirtmelik tutanak ve haritaları, 265 numaralı parselin kesinleşmiş ise tutanak aslı, 189 numaralı parselle ilgili dava dosyası ve ekleri getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle, aynı yöntemle tespit edilecek taraf tanıkları teknik ve uzman bilirkişiler huzuru ile keşif icra olunmalıdır. Keşif sırasında davacıların dayanağını oluşturan 16.12.1961 tarih 156 numaralı tapu kaydı ve tedavülleri ile Hazine'nin dayanağını oluşturan 09.05.1967 tarih 115 numaralı tapu kaydı ve haritası, 937 tahrir yıllı 62 tahrir numaralı vergi kaydı, taşınmazlarla ilgili belirtmelik tutanak ve haritaları yerel bilirkişiler yardımı teknik bilirkişiler aracılığı ile mahalline uygulanıp kapsamları kesin olarak belirlenmeli, belirtmelik tutanağından davaya konu parselin ne olarak vasıflandırdığı saptanmalı, dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, kullanımın ekonomik amaca uygun olup olmadığı, mer'a bütünlüğünü bozacak bir konumda olan taşınmazın kamu orta malı mer'a olup olmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmen, uzman ziraat mühendisinden arazinin niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, yargılama sırasında toplanan delillerin belirtmelik ve kadastro tutanağında yazılı beyanlara aykırı düşmesi halinde bu tutanaklarda ismi yazılı tüm şahıslar tanık sıfatı ile dinlenilip aykırılığın giderilmesine çalışılmalı, beraberde götürülecek teknik bilirkişiye uygulanan tapu kayıtlarının, vergi kaydının ve belirtmelik tutanağının kapsamını belirtir, bu kapsam içerisinde taşınmazın konumunu gösterir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra arazinin konumu, kullanım durumu ve tasarrufuyla ilgili tüm deliller birlikte nazara alınarak sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 06.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.