MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TESCİLTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı, ..... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne; çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi tarafından hazırlanan 25.09.2014 tarihli rapor ve eki haritada (A) harfiyle işaretli 1.561,43 metrekare yüzölçümündeki bölümünün zeytinlik vasfıyla davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili, davalı ... vekili ile ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü üzerinde davacı yararına imar-ihya ve zilyetlikle edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Taşınmazın vasfının tespitinde esaslı unsur olan hava fotoğrafı incelemesinden yararlanılmadığı gibi, taşınmaz başında yapılan keşifte yerel bilirkişi dinlenilmemiş, komşu taşınmazlara ait kadastro tutanak ve varsa dayanak kayıtları getirtilmemiştir. Ayrıca dosya içerisinde bulunan Kadastro Müdürlüğü'nün 27.03.2014 tarihli yazısında taşınmazın bulunduğu bölgede 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Geçici 8. maddesine göre kadastro çalışmalarına başlanılmış olup halen devam ettiği belirtilmiş olmasına rağmen çekişmeli taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenip düzenlenmediği netleştirilmemiştir. O halde; doğru sonuca varılabilmesi için öncelikle Kadastro Müdürlüğü'nden çekişmeli taşınmaz hakkında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Geçici 8. maddesine göre yapılan çalışmada kadastro tutanağı düzenlenip düzenlenmediği netleştirilmeli, daha sonra dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesi zaman dilimi içerisinde farklı tarihlere ait en az 3 hava fotoğrafı, bu hava fotoğrafları kullanılarak üretilmiş memleket haritaları ile temin edilebilen en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları getirtilerek dosya arasına konulmalıdır. Dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra; mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; taraf tanıkları ile bir ziraat ve fen bilirkişisi ile bir jeodezi ve fotogrametri uzmanından oluşan bilirkişi heyeti aracılığıyla yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında; yerel bilirkişi ve tanıklardan dava konusu taşınmaz bölümünün kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle kullanıldığına ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, komşu taşınmazların dayanak kayıtlarının dava konusu taşınmaz yönünü ne okuduğu bilirkişi ve tanık beyanları ile denetlenmeli, jeodezi ve fotogrametri mühendisi uzman bilirkişiye yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılmalı, temin edilebilen en eski uydu fotoğrafları ile taşınmazın niteliği değerlendirilmeli, çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, uzman ziraat mühendisinden ayrıca; komşu taşınmazların toprak yapısı mukayese edilmek suretiyle çekişmeli taşınmazın toprak yapısı ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, yine raporda taşınmazın imar-ihya işleminin tamamlanıp tamamlanmadığı, tamamlanmışsa dava tarihi ile tamamlanma tarihi arasında ne kadar süre geçtiği hususlarına yer verilmesi ve rapor ekinde taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş komşu taşınmazlar ile arasındaki sınırları gösterecek şekilde renkli fotoğraflarının eklenmesi istenilmeli, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de varsa yakınındaki taşınmaz tutanak ve dayanaklarıyla bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanacak söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, fen bilirkişisine keşfi izlemeye elverişli ve denetime açık gerekçeli rapor hazırlatılmalı, iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller göz önünde bulundurularak sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalı ... Başkanlıklarına ayrı ayrı iadesine, 31.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.