Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 6140 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6023 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİLKANUN YOLU : TEMYİZTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucunda ... Köyü çalışma alanında bulunan 107 ada 16 parsel sayılı 6.158,57 metrekare yüzölçümündeki Hazine fındıklığı vasfındaki taşınmaz davacı ... adına kayıtlı aynı ada 8 parsel sayılı taşınmaza uygulanan tapu kaydı miktar fazlası olması nedeniyle Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak çekişmeli taşınmazın adına tescili için dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 107 ada 16 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece, davacı ...'ın dayandığı ve 107 ada 8 parsel sayılı taşınmaza uygulanan tapu kaydının çekişmeli 107 ada 16 parsel sayılı taşınmazı kapsadığı ve çekişmeli taşınmazın davacının kullanımında olduğu kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli değildir. Mahallinde yapılan keşifte yalnızca davacının dayandığı 22.01.1992 tarih 6 sıra numaralı tapu kaydının sınırlarının okunmasıyla yetinilmiş, yerel bilirkişiler ... tapu kayıtlarının genel olarak çekişmeli taşınmaza uyduğu belirtmiş, tapu kaydının sınırlarında okunan yönlerin zeminde bulunup bulunmadığı yerel bilirkişi sözleri ile denetlenmemiş, bu nedenle tapu kaydı uygulaması soyut nitelikle kalmıştır. Eksik araştırma, inceleme ve uygulamaya dayalı olarak karar verilemez. Sağlıklı sonuca ulaşılabilmesi için; mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, teknik bilirkişi ve ziraat mühendisi bilirkişi kurulu katılımıyla keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında davacının dayandığı tapu kaydı yöntemince uygulanıp kapsamı belirlenmeli, tapu kaydının sınırları yerel bilirkişilere zeminde tek tek göstertilmeli, bilirkişilerin gösteremediği sınırların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, bu şekilde davacının dayandığı tapu kaydının taşınmazı kapsayıp kapsamadığı kesin olarak belirlenmelidir. Taşınmazın kısmen ya da tamamen tapu kaydının kapsamı dışında kalması halinde, davacının zilyetliğe de dayanmış olması nedeniyle yerel bilirkişi ve tanıklardan dava konusu yerin öncesinin ne olduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, teknik bilirkişiye uygulanan tapu kaydının kapsadığı alanı gösterir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, ziraat bilirkişi kurulundan taşınmazın geçmişteki ve şimdiki niteliği, üzerindeki bitki örtüsü, toprak yapısıyla ilgili ayrıntılı rapor alınmalı, rapora taşınmazın her yönden çekilmiş fotoğrafları eklenmeli, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 31.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.