MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : KADASTROKANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 162 ada 33 parsel sayılı 5.976,74 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile eşit paylarla davacılar murisi ..., davalılar ... adlarına tespit edilmiştir. Davacılar ... ve müşterekleri, irsen intikal, paylaşma ve pay satın almaya dayanarak taşınmazın 3/4 payının ... adına tescili istemi ile dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, dava konusu taşınmazın payları da gösterilmek sureti ile ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline, beyanlar hanesine ...’ın ölü olduğunun ve üzerindeki ahşap ev ve mereğin ...’a ait olduğunun yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar, dilekçede dava konusu taşınmazın rızai taksimde murisleri ...'a isabet ettiğini, davalılardan ...'e dedelerinin başka yerden taşınmaz verdiğini, ...'in bu taşınmazla ilgisinin bulunmadığını, davalı ...'nın payını da murisleri ...'in satın aldığını, bu durumda murisleri ...'in payının 3/4 olması gerektiğini ileri sürerek dava açmışlardır. Davalı ..., duruşmadaki beyanında, taşınmazın babası ...'a ait olduğunu, ...'ın sağlığında her çocuğuna hisse gösterdiğini, bu nedenle taşınmazda kendisinin de payının olduğunu, davalı ... ise taşınmazın miras bırakan ...'a ait olduğunu ve tespitin doğru olduğunu savunmuştur. Taşınmazın öncesinde tarafların ortak miras bırakanı ...'a ait olduğu mahkemece yapılan keşif ve uygulama ile belirlendiği gibi tarafların da bu konuda bir itirazları bulunmamaktadır. Ne var ki; keşif sırasında dinlenilen yerel bilirkişi ve tutanak bilirkişileri çekişmeli taşınmazın tamamı muris ...'a ait iken adı geçenin sağlığında taşınmazın bir bölümünü ev yapması için davacıların miras bırakanı ...'e verdiğini, onun da bu yer üzerine ev yapıp kullanmaya başladığını, kalan kısmını ise kendisinin kullanmaya devam ettiğini, dava dışı oğlu ...'e de ev yapması için ayrı yer gösterdiğini, bu yerin de 162 ada 34 parsel olduğunu, miras bırakanın ölümünden sonra taksim yapıldığını duymadıklarını beyan etmiş, davalı ... ve ... de beyanlarında ortak miras bırakanın sağlığında taşınmaz içerisinde herkese yer gösterdiğini, kendilerinin de bu taşınmazda pay sahibi olduklarını belirtmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın tarafların miras bırakanı ... 'a ait olduğu, sağlığında herhangi bir mirasçısına bağış ya da satış şeklinde tasarrufunun olmadığı, ölümünden sonra da mirasçıları arasında usulüne uygun olarak yapılmış bir taksimin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine ve taşınmazın ... 'ın tüm mirasçıları adına tesciline karar verilmiş olup mahkemenin gerekçesi toplanan deliller ile uygun düşmemektedir. Mahkemece ortak miras bırakanın sağlığında taşınmazın bir bölümünü davacıların murisi ...'e zemini ile birlikte mi verdiği yoksa sadece üzerine ev yapması için mi verdiği araştırılmadığı gibi, bu bölümün neresi olduğu da belirlenmemiş, murisin sağlığında taşınmazın bir bölümünü ayırmak sureti ile vermesi şeklindeki bağışının varlığı halinde taşınmazın kalan bölümü içinde diğer mirasçılarına da sağlığında bağışladığı yerler olup olmadığı, var ise, bu bölümlerin zilyetliklerinin bağışlananlara devredilmiş olup olmadığı, böyle bir bağış yoksa ya da bağışlanan yerler dışında murisin üzerinde kalan yerler varsa ölümünden sonra da mirasçılar arasında paylaşım yapılıp yapılmadığı açık ve kesin olarak belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ile karar verilemez. Doğru sonuca varılabilmesi için mahallinde; yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan, ortak miras bırakan ... tarafından sağlığında davacıların miras bırakanı oğlu ...'a zeminden ayrı olarak sadece ev yapması için mi, yoksa zeminde bir parça yerin ayrılarak zeminin de bağışlanıp bağışlamadığı sorularak murisin davacıların murisine sağlığında bağışladığı taşınmaz belirlenmeli, bu bölüm belirlendikten sonra da kalan bölüm yönünden de murisin taşınmaz içerisinde veya başka taşınmazlarda tüm mirasçılarına sağlığında bağışlama yapıp yapmadığı, bağışlama yok ise tüm mirasçıların katılımı ile paylaşılıp paylaşılmadığı ve paylaşılmış ise paylaşımın ne zaman yapıldığı, çekişmeli taşınmazın paylaşıma konu olup olmadığı, oldu ise kime düştüğü, paylaşımda her bir mirasçıya yer verilip verilmediği, kadastro tespit tarihine kadar taksimin bozulup bozulmadığı, paylaşımdan sonra taşınmazları kimin kullandığı maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, kök muris ...'ın mirasçılarından ... adına tespit edilip tutanak örneğinden davalı olduğu anlaşılan 162 ada 34 parsel sayılı taşınmaza ait dava dosyası da getirtilerek uygulamada yararlanılmalı, taksime dair beyanlar dosyaya getirtilecek olan murise ait taşınmazların tutanakları ile denetlenmeli, keşfe götürülen teknik bilirkişisine muris tarafından ...'e bağışlandığı beyan edilen bölümünü de gösterecek şekilde ayrıntılı rapor ve kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Açıklanan nedenler göz önünde bulundurulmaksızın yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi kabule göre de dava sadece ... ve ... payına yönelik olarak açılmış olmasına rağmen mahkemece, re'sen tespit maliki olan ... da davaya dahil edilmek sureti ile ve mirasçılardan ... tarafından açılmış bir dava olmamasına ve açılan davaya da müdahale talebi olmamasına rağmen talep de aşılmak sureti ile taşınmazın tüm ... mirasçıları adına tesciline karar verilmesi de isabetsiz olup davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, 26.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.