Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5364 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16148 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucunda ... Köyü çalışma alanında bulunan 264 ada 12 parsel sayılı 7.098,57 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği sebebiyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... taksim ve hibe sebebine dayanarak çekişmeli taşınmazın bir bölümünün tapu kaydının iptali ile adına kayıtlı 264 ada 14 parsele eklenmek suretiyle adına tescili için dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 223,76 metrekarelik kısmının davacı adına kayıtlı 264 ada 14 parsel sayılı taşınmaza eklenerek davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece; kadastro çalışmaları öncesinde yapılan taksimle çekişmeli 264 ada 12 parsel sayılı taşınmaz içinde bulunan ve fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 223,78 metrekarelik taşınmaz bölümünün davacıya düşen 264 ada 14 parsel sayılı taşınmaza dahil olması gerektiği gerekçesiyle bu bölümün 264 ada 14 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle davacı adına tesciline karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Mahkemece yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişi, tespit bilirkişisi ve davacı tanığı taraflar arasında kadastro öncesi yapılan taksimle kök muris ... 'dan kalan taşınmazların paylaşıldığını, davacıya düşen taşınmaz ile davalıya düşen taşınmaz arasındaki sınırın ark olduğunu beyan etmiş ancak fen bilirkişi raporunda bilirkişi ve tanık tarafından tarif edilen sınır yeri haritasında gösterilmemiş, davacı adına kayıtlı 264 ada 14 parsel sayılı taşınmaz ile çekişmeli 264 ada 12 parsel sayılı taşınmazın öncesinde bir bütün olup olmadığı, taşınmazlar arasında bulunan ve haritasında gösterilen yolun kadim yol olup olmadığı hususları araştırılmamıştır. O halde, mahkemece sağlıklı sonuca varılabilmesi için; mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf ve zilyetlik tanıkları ve ziraat mühendisi bilirkişisinin de katılımı ile keşif yapılmalıdır. Taşınmazın başında yapılacak keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan davaya konu edilen taşınmazın niteliği, geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taksimle davacıya düştüğü beyan edilen taşınmaz ile çekişmeli taşınmazın öncesinde bir bütün olup olmadığı, taksim yapılırken taşınmazlar arasında sınır olarak neresinin kabul edildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, zirai bilirkişiden, taşınmazın toprak yapısı ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, fen bilirkişiye keşfi takibe imkan verir ve denetime elverişli kroki ve ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Kabule göre de; her ne kadar mahkemece davanın kısmen kabulü suretiyle 264 ada 12 parsel sayılı taşınmaz içinde bulunan ve fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 223,78 metrekarelik taşınmaz bölümünün davacı adına kayıtlı 264 ada 14 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle davacı adına tesciline karar verilmiş ise de iki taşınmaz arasına yol bulunmakla taşınmazlar birbirlerine bitişik olmadığından (B) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün 264 ada 12 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine,04.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.