Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5329 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 19746 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİLKANUN YOLU : TEMYİZTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 520 ada 7 parsel sayılı 4.774,31 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeniyle davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ile davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, davacı tarafın iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Her ne kadar mahkemece eldeki davacı ... davası, derdest olan Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/137 esas sayılı dava dosyasından tefrik edilmiş ise de çekişmeli 520 ada 7 parsel sayılı taşınmazın tespitine esas tapu kaydının kapsamı tefrik edilen dava dosyasında da belirlenmeye çalışılmış olup tapu kaydı aynı zamanda dava dışı 621 ada 1 parsel sayılı taşınmaza revizyon gördüğü halde revizyon gördüğü bu husus mahkemece göz ardı edilerek kapsam belirlenmeye çalışılmıştır. Tapu kaydının kapsamının belirlenmeye çalışıldığı bahsi geçen davada davalı Hazine tarafından aynı tapu kaydına dayanıldığına göre tapu kayıt uygulamasının tüm davalar birlikte değerlendirilerek yapılması ve uyuşmazlıkların birlikte çözülmesi gerekir. Hal böyle olunca, mahkemece öncelikle bu dava dosyası ile tefrik edilen Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/137 Esas sayılı dava dosyası tekrar birleştirilmeli, 01.12.1980 tarih ve 1 sayılı tapu kaydının çekişmeli taşınmaz ile birlikte revizyon gördüğü dava dışı 621 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ve bu taşınmazlara dıştan komşu taşınmazları da bir arada gösterecek şekilde geniş kapsamlı birleşik harita Kadastro Müdürlüğünden getirtilmeli, bundan sonra dıştan komşu taşınmazların tespit tutanakları ve dayanakları kayıtlar davalı iseler dava dosyaları getirtilmeli, daha sonra yöreyi iyi bilen elverdiğince yaşlı, yansız, yerel ve uzman bilirkişi, tutanak bilirkişilerinin tümü, tarafların aynı yöntemle göstereceği tanıklar hazır olduğu halde taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, tapu kaydının kapsamı haritasına göre belirlenmeli, tapu kaydının dayanağı haritanın ölçeği ile kadastro paftasının ölçeği eşitlenmeli, haritalar yerel bilirkişi yardımı uzman bilirkişi eliyle yerine uygulanmalı, uygulamada haritalarda tarif edilen belli poligon ve röper noktalardan yararlanılmalı, aksi halde tapu kaydı sınır yerleri esas alınarak yerine uygulanmalı, uygulamada kaydın revizyon gördüğü dava dışı taşınmazlar özellikle göz önünde tutulmalı, sözü edilen tapu kaydında tarif edilen sınır yerlerinden yerel bilirkişice bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, uzman bilirkişiye kayıtlarda tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, uygulamaya ilişkin yerel bilirkişi ve tanık sözleri, dıştan komşu taşınmazların tespit tutanağı içeriği ve dayanakları kayıtlarla denetlenmeli, bu yolla tapu kaydının kapsamı duraksamasız saptanmalı, ayrıca taşınmazın öncesinin kime ait olduğu kimden kime kaldığı, zilyetliğin başlangıç günü, süresi ve sürdürülüş biçimi hakkında yerel bilirkişi ve tanıklardan olaylara dayalı ayrı ayrı bilgi alınmalı, uzman bilirkişiden keşfi izlemeye, bilirkişi sözlerini denetlemeye imkan verecek şekilde ayrıntılı, gerekçeli rapor alınmalı, ayrıca davacı ... tarafından ... Kadastro Mahkemesi'nin 19.8.1999 tarih ve 1998/6 Esas, 1999/5 Karar sayılı dava dosyasında 06.5.1999 tarihli fen bilirkişi raporu ve eki haritada (G) harfiyle gösterilen ve mayınlı saha olması nedeniyle tescil harici bırakılan bölümün çekişmeli 520 ada 7 parsel sayılı taşınmaz kapsamında kalan bölüm olup dava dosyasının davacı yönünden güçlü delil olacağı hususu dikkate alınmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece bozma gerekleri yerine getirilmeden karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacı ... 'a iadesine, 10.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.