MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına ilişkin yukarda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:Kullanım kadastrosu sırasında ... çalışma alanında bulunan 1106 parsel sayılı 1.139,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve üzerindeki su basmanın ... e ait olduğu şerhi verilerek su basman ve arsası niteliği ile adına tespit ve tescil edilmiş, daha sonra yapılan uygulama kadastrosu sonucu taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhler aynı bırakılarak, 28135 ada 21 parsel numarası, 1.236,55 metrekare yüzölçümü ve arsa niteliği ile adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın kendi kullanımında olduğu iddiası ve adına zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli taşınmazın davacı ...'in kullanımında olduğunun beyanlar hanesine yazılmasına karar verilmiş; hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi sonucunda onanmasına karar verilmiş, davalı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre çekişmeli taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılan sahada kaldığının tapu kaydına şerh verilmesine ilişkin hükme yönelik davalı vekilinin karar düzeltme istemleri yerinde değildir. Zilyetlik şerhine yönelik karar düzeltme istemine gelince mahkemece çekişmeli taşınmazın davacı kullanımında bulunduğu gerekçe gösterilerek karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Çekişmeli taşınmazın tapuya tesciline esas alınan Kadastro Mahkemesi'nin 08.02.1994 tarih 1991/235, 1994/137 Esas ve Karar sayılı ilamında "taşınmaz üzerindeki subasmanın ...e ait olduğuna" karar verilmiş ve muhdesata yönelik bu şerh tapu kütüğüne aktarılmıştır. Söz konusu tescile esas karar ve sonrası oluşan tapu kaydı incelendiğinde sadece muhdesatın aidiyetine yönelik bir karar ve şerhin bulunduğu, zilyetliğe yönelik bir şerhin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca dosya kapsamına alınan bilgi ve belgelere göre çekişmeli taşınmazın 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile 3402 sayılı Yasa'ya eklenen Ek-4. maddesi kapsamında 2/B alanlarında yapılan kullanım veya güncelleme kadastrosuna konu olmadığı anlaşılmakta olup bu çalışma yapılmadan 2/B alanlarında zilyetlik şerhi verilmesi mümkün değildir. Hal böyle olunca, tapu kaydında yazılı bulunan şerhin sadece muhdesata yönelik olduğu, zilyetliğe yönelik bir şerh bulunmadığı gözetilerek mahkemece sadece tapu kaydında yazılı bulunan "taşınmaz üzerindeki subasmanın Fatma Köksel'e ait olduğuna" şeklindeki şerhin karara derç edilebileceği, bunun dışında zilyetliğe yönelik bir şerh verilemeyeceği gözetilerek davacının zilyetlik şerhi istemi yönünden talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı vekilinin karar düzeltme istemleri belirtilen nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile Dairemizin 12.05.2015 tarih 2015/7258-6228 Esas ve Karar sayılı onama kararının kaldırılarak hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 29.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.