MAHKEMESİ : BAŞKALE KADASTRO MAHKEMESİTARİHİ : 25/06/2010NUMARASI : 2007/6997-2010/1050Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında 139 ada 107 parsel sayılı 11651,31 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı A.. G.. adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, yasal süresi içinde taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kaldığı, 1936 yılı umumi tahririnde Hazine adına kayıtlı bulunduğu ve Hazineye ait yerlerden olduğu iddiası ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Çekişmeli taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kalan yerlerden olmadığı mahkemece toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiştir. Ancak Mahkemece her ne kadar çekişmeli taşınmazın meradan açılarak elde edilmediği, davalı yararına zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiğine karar verilmiş ise de mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Taşınmazın etrafındaki şahıslar adına tespit edilen parsellerin etrafı 139 ada 165 sayılı mera parseli ile çevrili olup şahıslar adına tespit edilen parsellere ilişkin verilen kararlar mera araştırılmasından bozulduğu anlaşılmaktadır. Kaldı ki taşınmazın kuzey-doğu köşesinden de 139 ada 165 sayılı mera parseline komşu bulunmaktadır. Komşu köyden dinlenen yerel bilirkişilerden eylemli olarak taşınmazın sınırında bulunan 139 ada 165 parsel numaralı meranın kadim mera olup olmadığı; taşınmazın, bitişiğindeki mera parselinden genişletilmek suretiyle elde edilip edilmediği sorulup saptanmadığı gibi, ziraat ve fen bilirkişilerinden çekişmeli taşınmaz ile mera parseli arasında ayırıcı nitelikte yapay ya da doğal sınır bulunup bulunmadığı konusunda rapor alınmamış, mera parseli ile taşınmazın konumlarını gösterir yan kesit krokisi çizdirilmemiş, taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı kesin olarak belirlenmemiştir. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için taşınmazın bulunduğu yerde varsa mera tahsis kararı, ekleri ve haritaları ile çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin onaylı tutanak suretleriyle dayanağı olan belgeler getirtilip, dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları, tüm tespit bilirkişileri, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu ve fen bilirkişi huzuruyla keşif icra edilmeli, varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, mera tahsisi yoksa, komşu 139 ada 165 sayılı mera parselinin öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmaz ile komşu mera parseli arasında ayırıcı nitelikte unsur bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mahkemenin, taşınmazın konumu ve niteliğine ilişkin gözlemi tutanağa geçirilmeli, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise, ihyanın hangi tarihte başlayıp, ne zaman bitirildiği, zaman içinde sınırlarında mera yönünden genişleme olup olmadığı, hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı, ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin tutanaktaki beyanlara aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde ve komşu parsellerin dava dosyalarındaki bilirkişi raporları da değerlendirilerek çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden komşu mera parselinden nasıl ayrıldığı, mera ile arada doğal ya da yapay ayırt edici bir sınır bulunup bulunmadığı ve taşınmazın meradan açılan bir yer olup olmadığını açıklayıp, tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, çekişmeli taşınmaz ile komşu mera parselinin konumlarını yan kesit krokisi ile gösteren rapor ve harita düzenlettirilmeli, taşınmaza komşu bulunan parsellere ilişkin dava dosyaları getirtilerek ibraz edilen ziraat bilirkişi raporları irdelenmeli, komşu parsellerin ne şekilde kesinleştikleri göz önünde bulundurulmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar yerine getirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı Hazine'nin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 28.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.