MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ.DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSUTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 129 ada 3 parsel sayılı 64.25 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ... oğlu ...'ın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak bahçe vasfıyla ... adına tespit edilmiştir. Davacı ... taşınmazın kendi fiili kullanımında bulunduğu, baba adının yanlış ve taşınmazın yüzölçümünün eksik tespit edildiği iddiasına dayanarak, davacı ... İdaresi vekili çekişmeli taşınmaz üzerinde bulunan binanın bir kısmının orman sınırları içerisinde kaldığı iddiasına dayanarak dava açmış, taşınmaz üzerindeki binanın orman sınırları içerisinde kalan bölümü hakkında beyanlar hanesine şerh verilmesini talep etmiş, dava sırasında kullanım kadastrosu sınırının iptal edilerek orman kadastro sınırının dikkate alınması talebinde bulunmuştur. Mahkemece davaların birleştirilmesi sureti ile yapılan yargılama sonunda 129 ada 3 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının beyanlar hanesinde yer alan "... evladı ..." kelimelerinin iptali ile yerine "...oğlu ..." kelimelerinin yazılmasına, taşınmazın diğer hususlarda kadastro tutanağında yazılı kayıtlarla ... adına tapuya kayıt ve tesciline, davacının yüzölçümüne ilişkin talebinin ve davacı ... İdaresinin davasının görev yönünden reddine, karar kesinleştiğinde dosyanın gereği için Kadastro Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ... İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece; orman idaresinin kullanım kadastrosunun iptaline yönelik talebinin yerinde olmadığı, 129 ada 3 parsel üzerindeki taşınmazın bir kısmının tespit dışı kaldığı kadastro tesbiti yapılmayan yer bakımından Kadastro Mahkemesinin görevli olmadığı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Davacı ... İdaresi vekili 12.10.2010 tarihli dava dilekçesi ile çekişmeli taşınmaz üzerinde bulunan yapının bir kısmının orman sınırları içerisinde kaldığını belirterek, bu hususun çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesinde şerh edilmesini talep etmiştir. Dava, orman sınırları içerisinde kalan taşınmazın aynına yönelik değildir. Dosya arasında bulunan bilirkişi raporlarından çekişmeli taşınmaz üzerinde bulunan yapının bir kısmının 2/B sınırları dışında, orman parseli sınırları içerisinde olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; Mahkemece binanın orman sınırlarına taşan kısmı hakkında çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesine şerh verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 27.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.