Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4280 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 14032 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan temyiz konusu ... metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 1/3 pay oranında davalılar ..., ... ve ... adına tespit ve tescil, daha sonra 117 ada 94, 119 ada 1047, 1056, 122 ada 2 ve 7 parsel sayılı taşınmazlar davalı ..., 119 ada 652, 660, 724, 731 ve 122 ada 8 parsel sayılı taşınmazlar davalılar ... ve ..., 122 ada 9 parsel sayılı taşınmaz davalı ..., 119 ada 981 ve 989 parsel sayılı taşınmazlar davalı ... adına tescil edilmiştir. 119 ada 99 parsel sayılı 11.000,90 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle dava dışı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ..., ... ve ..., miras yoluyla gelen hakka dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda çekişmeli 119 ada 99 parsel sayılı taşınmaz yönünden açılan davanın feragat nedeniyle reddine, dava konusu diğer taşınmazlar hakkında açılan davanın kabulüne, çekişmeli 122 ada 8 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmaz 24 pay kabul edilerek birer payının davacılar adına tapuya tesciline, çekişmeli 117 ada 94, 119 ada 652, 660, 731, 981, 989, 1047, 1056, 122 ada 2, 7 ve 9 parsel sayılı taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmaz 24 pay kabul edilerek ikişer payının davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından vekalet ücretine yönelik olarak ve davalılar vekili tarafından ise esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir.6100 sayılı HMK'nın 297/2. maddesi uyarınca hüküm, açık, kararların infazına olanak sağlar ve infaz sırasında tereddüde yer vermeyecek nitelikte bulunmalı; hüküm fıkrasında, taraflara yüklenen hak ve borçlar şüphe ve tereddüte yer vermeyecek şekilde açıklanmalıdır. Somut olayda; mahkemece, dava kısmen kabul edildiği halde, hüküm fıkrasında davanın kabulü ile, 119 ada 99 parsel sayılı taşınmaza yönelik davanın feragat nedeniyle reddine, temyiz konusu taşınmazlar 24 pay kabul edilerek 122 ada 8 parsel sayılı taşınmazın birer payının diğer taşınmazların ise ikişer payının davacılar adına tapuya tesciline dair hüküm oluşturulmuştur. Davacılar, irsen intikale dayanarak miras payları oranında iptal ve tescil isteğinde bulunmuş, mahkemece, temyiz konusu taşınmazların tapu kayıtlarının tümden iptali ile 122 ada 8 parsel sayılı taşınmazın birer payının, diğer taşınmazların ise ikişer payının davacılar adına tesciline karar verilerek davacıların miras payında hüküm fıkraları arasında çelişki oluşturulduğu gibi, kalan payların akıbeti konusunda da hüküm tesis edilmemiştir. Bu haliyle hükmün infazı mümkün olmadığı gibi, taraflara yüklenen hak ve borçlar kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklanmadığından hükmün denetimi de mümkün bulunmamaktadır. Öte yandan mahkemece, dava konusu 119 ada 99 parsel yönünden davanın reddine karar verilmesine rağmen, davalılar lehine maktu vekalet ücreti tayin edilmesi gerekirken, nispi olarak hesaplanmış vekalet ücretine hükmedilmiş olması da isabetsiz olup, açıklanan nedenlerle davacılar vekili ile davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre 122 ada 8 sayılı parsele yönelik diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının temyiz edenlere iadesine, 20.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.