MAHKEMESİ : KADASTRO MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan ... ada ... parsel sayılı 2.887,88 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit malikinin ölü olduğu ve taşınmaz üzerinde bulunan bir katlı kargir evin ...’a ve su deposunun ...’a ait olduğu tutanağın beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., taşınmaz üzerinde kendisine ait su kapkaçı bulunduğu ve ... ve ...’larla müştereken taşınmaza zilyet olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile 25.2.2012 tarihli teknik bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen 1.268.65 metrekarelik bölümün davalı ...; (B) ile gösterilen 1.619,23 metrekarelik bölümü ise hükümde gösterilen paylarla davacı ... ve tespit malikinin bir kısım mirasçıları adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından (B) ile gösterilen bölüm ile yargılama giderlerine yönelik olarak temyiz edilmiştir.Çekişme konusu taşınmaz, ölü olduğu tutanağın beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle ... adına tespit edilmiştir. ...’ın dosya arasına getirtilen nüfus kayıtlarının ve dosyada bulunan ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/595-630 Esas-Karar sayılı veraset ilamının incelenmesinde, tespit maliki murisin davada taraf olmayan ..., ..., ..., ... ve ... isimli mirasçılarının da bulunduğu halde bunların davada taraf olmadıkları anlaşılmaktadır. Taraf teşkili dava şartlarından olup, bu şart yerine getirilmeden davanın esasına girilemez. Hal böyle olunca, adı geçen mirasçıların da yöntemince davaya dahil edilmeli, dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmalı, bundan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen husus göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde davanın esasına ilişkin hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 31.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.