Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4176 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6437 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 2373 parsel sayılı 4.685,80 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1978 tarihinden itibaren ...'nin fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ... ve müşterekleri, taşınmazın müşterek muristen intikal ettiği ve tüm mirasçıların hak sahibi olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 2373 parsel sayılı taşınmazın muhdesat bilgileri bölümü tanım kısmında bulunan "taşınmaz ... oğlu ...'nin 1978 yılından beri kullanımındadır." ibaresinin kaldırılmasına, taşınmazın muhdesat bilgileri bölümü tanım kısmında kaldırılan ibare yerine "taşınmaz ... oğlu, 1918 ... doğumlu, ...'nin 1978 yılından beri kullanımındadır." ibaresinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, kesinleşen kullanım kadastro tutanağına karşı, tapu kaydının beyanlar hanesinde yazılı şerhin iptali ile taşınmazın müşterek muristen intikal ettiği ve tüm mirasçıların hak sahibi olduğu iddiasına dayanmaktadır. Bu nitelikteki davalar, şerhte yer alan isimdeki yazım hatalarının düzeltilmesine ilişkin davalardan farklı olarak kayıt maliki Hazineye ve lehine kullanım şerhi olan kişilere karşı açılıp, ileri sürülen iddianın ispat yükümlülüğünü içerdiğinden çekişmesiz yargı işi olarak kabul edilemeyeceği gibi, 6100 sayılı HMK'nın 4. maddesindeki Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine giren işler kapsamında da değildir. Bu nedenlerle somut olayda görevli mahkeme, Asliye Hukuk Mahkemesidir. 6100 sayılı HMK'nın 1. maddesi uyarınca mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup bu hususun mahkemece re'sen gözetilmesi gerekir. Hal böyle olunca; mahkemece, Sulh Hukuk Mahkemesinin görevsizliğine ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, yapılan yargılamada kayıt maliki Hazinenin davaya dahil edilmemesi de isabetsizdir. Davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,16.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.