MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 2468 ada 2 parsel sayılı 322,92 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ...'ın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. ... mirasçıları davacılar ... ve müşterekleri, arsa ve üzerindeki binanın kullanım oranlarının tespitine yönelik dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece, çekişmeli taşınmaz ve üzerindeki binanın hangi oranda kullanılacağı hususunun ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/288 Esas, 2010/274 Karar sayılı ilamı ile belirlendiği, bu hususta yeniden dava açılmasında davacının herhangi bir hukuki yararının bulunmadığı, mahkeme ilamının tüm kurumlarca da esas alınması gerektiğinden sözedilerek davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacılar ... ve müşterekleri, muhtarlıkta yer alan listelerde arsa üzerindeki kullanım oranının 1/2 oranında ..., 1/2 oranında ... olarak gözüktüğünü, ancak ...'ın yanlızca zemin katta 35/96 oranında hak sahibi olduğunu, bu hususun .... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/288 Esas, 2010/274 Karar sayılı dosyasıyla sabit olduğunu beyan ederek, tapu sicilindeki şerhin "iş bu bahçenin 35/288 payı ... evladı ...'ın, 96/288 payı ... kızı ...'ın, 157/288 payı ... evladı ...'ın fiili kullanımındadır" şeklinde düzeltilmesine yönelik dava açmışlardır. Taraflar arasında görülen .... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/288 Esas-2010/274 Karar sayılı elatmanın önlenmesi dosyasında, çekişmeli taşınmaz hakkında mahkemece arsanın bina halinde ..., kardeşi ... ve babaları ... tarafından birlikte alındığı, birinci ve ikinci katlarda davalı Ali'nin hakkının bulunmadığı, davalı ...'ın zemin katta ve arsada satın almadan dolayı 1/3 + babası ... 'dan intikal eden miras payı olduğu, davacıların ise dava konusu ikinci katta murisleri ...'ın mirasçıları olması dolayısıyla hakları olduğu, zemin katta ise murisleri ... 1/3 + büyük murisleri ...'dan intikal eden miras payları oranında haklarının bulunduğu sonucuna varılarak, dava konusu edilen ikinci katta davalı ...'ın hakkı ve zilyetliği olmadığından binanın ikinci katındaki oturmak şeklindeki müdahalesinin men'ine, aynı binanın zemin katında davacılar ... ve müştereklerinin 35/96 oranında hakları olduğunun tespitine karar verilmiş, verilen karar 18.05.2011 tarihinde temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda .... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/288 Esas, 2010/274 Karar sayılı kararı taraflar açısından kesin hüküm teşkil eder. Hal böyle olunca; kullanım kadastro tutanağının tespit çalışmaları öncesinde çekişmeli taşınmazla ilgili pay oranlarının tespitine dair dava görülmekte iken tutanağın edinme sebebinde ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/288 Esas, 2010/274 karar sayılı dosyası gösterilmeyerek kullanım kadastro tespitinin yapılması nedeniyle mahkemece kesin hüküm teşkil eden ilam doğrultusunda pay oranlarının belirlenmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, davacı ... ve müşterekleri vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 16.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.