MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili 21.05.2014 tarihli dilekçesiyle hükmen müvekkili ... ve müşterekleri adına tescil edilen 13 parsel sayılı taşınmazın müşterek malikleri arasında gösterilen "Hüsnü Erbektaş'ın" hükme sehven yazıldığını, yanlışlığın düzeltilerek müvekkili "..." isminin yazılmasını tavzihen talep etmiştir. Mahkemece dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda tavzih talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, talepte bulunan vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı ... Tapulama Mahkemesinin 10.07.1981 tarih ve 1980/15 Esas, 1981/54 sayılı ilamının hüküm fıkrasında isminin hatalı yazıldığını ileri sürerek isminin veraset ilâmında ve nüfus kaydında olduğu gibi "..." olarak düzeltilmesi için tavzih talebinde bulunmuş, Mahkemece taraflar davet edilmeksizin dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda talebin reddine karar verilmiştir. Dosya içerisinde taraflara tebliğ edilerek kesinleşen hükmün düzeltilmesine ilişkin tarafların dinlenebilmesi için davet edildiklerine dair bir bilgi ve belge bulunmamaktadır. HMK'nın 304/1. maddesinin ikinci cümlesinin "Hüküm tebliğ edilmişse hakim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir." hükmüne amir olduğu nazara alınarak taraflar davet edildikten sonra bir karar verilmesi gerekirken bu usule uyulmadan dosya üzerinden talebin reddine karar verilmesi doğru değildir. Tavzihi istenen karardaki taraflar dinlenilmek suretiyle Hüsnü ve Yusuf'un aynı kişi olup olmadığı belirlenerek sonucuna göre talebin değerlendirilmesi gerekir, açıklanan nedenlerle temyiz itirazları yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 12.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.