MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : KADASTROKANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 129 ada 65 parsel sayılı 94090,21 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ..., 129 ada 143 parsel sayılı 3278,20 m2 yüzölçümündeki taşınmaz aynı nedenle ... ve ..., 129 ada 166 parsel sayılı 5849,56 m2 yüzölçümündeki taşınmaz aynı nedenle ..., 129 ada 172 parsel sayılı 13455,25 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar ise ham toprak vasfı ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, 129 ada 166 parsel numaralı taşınmazın mirasçıların belirlenememesi nedeni ile davacı ... ile davalı ...'nun büyük babaları olduğu anlaşılan ölü ... adına tarla vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline, 129 ada 172 parsel numaralı mirasçıların belirlenememesi nedeni ile davacı ...'nun büyük babası olduğu anlaşılan ölü ... adına tarla vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline, 129 ada 143 parsel numaralı taşınmaz hakkındaki davanın reddi ile ... oğlu ... T.C kimlik numaralı ölü ... ile ... oğlu ... T.C kimlik numaralı ... adlarına fıstıklık vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline, 129 ada 65 parsel numaralı taşınmazın ise taşınmazın tespit gibi ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm davacı ve davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre çekişmeli 129 ada 65 ve 166 sayılı parseller yönünden yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile bu parseller hakkındaki hükmün ONANMASINA, 2- Çekişmeli 129 ada 143 parsel yönünden davacı her ne kadar dava dilekçesinde bu taşınmazda davacı ...'nun payı bulunduğunu beyan etmiş ise de taşınmaz başında 24.9.2010 günü yapılan keşif sırasında bu taşınmazı kardeşleri ... ile birlikte 3. kişiden satın aldığını, ...'ın da taşınmazda 1/3 payı olduğunu ve taşınmazın 1/3'er payla kendisi ve tespit malikleri adına tescilini ileri sürdüğüne göre, ...'ın ölü olması nedeni ile davada mirasçılarının taraf olması zorunludur. Taraf teşkili dava şartı olup, bu şart sağlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi mümkün bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, davaya tespit maliki ... mirasçıları davaya dahil edilerek, taraf koşulunun oluşturulması için imkan verilmeli, sözü edilenler davaya dahil edildiğinde dahili dava dilekçesi ve duruşma günü kendilerine tebliğ edilerek savunma ve delilleri toplanmalı, bundan sonra davanın esasına girilerek tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonuca göre karar verilmelir. Bu yön göz ardı edilerek davanın esasına ilişkin hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile 129 ada 143 parsel ile ilgili hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına,3- Çekişmeli 129 ada 172 parsel yönünden; mahkemece çekişmeli taşınmazın öncesinin davacının dedesinden kaldığı, ölümü ile mirasçılar arasında paylaşım yapılmadığı gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiştir. Ancak, taşınmaz ham toprak niteliği ile tespit edilmiş olup, mahkemece yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ... çekişmeli taşınmazın davacının dedesi ...'den kaldığını bildiğini ...'in mirasının paylaşılmadığını, taşınmazın 20-30 sene önce bir kez davacının babası ve kardeşleri tarafından ekildiğini belirtmiş, tespit bilirkişileri de kadastro tutanağında geçen beyanlarının doğru olduğunu söylemişlerdir. Ziraatçi bilirkişi raporunda taşınmazın uzun süre ekilip biçilmeyen boş arazi niteliğinde olduğu belirtilmiştir. Bu durumda taşınmaz üzerinde davacı ya da miras bırakanların tespit gününe kadar ekonomik yarar sağlayan zilyetliklerinin bulunduğundan söz edilemez. Hal böyle olunca davacının davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile, 129 ada 172 parsel ile ilgili hükmün BOZULMASINA, 29.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.