Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3837 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 7595 - Esas Yıl 2008





Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca İncelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü: Kadastro sırasında temyiz istemine konu 154 ada 22 parsel sayılı 5.208,98 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı nedeniyle davalı adına tespit edilmiştir. Davacı, yasal süresi içinde çekişmeli taşınmaz üzerinde bulunan su kaynağından yararlanma hakkının tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, çekişmeli 154 ada 22 parselin tespit gibi tesciline, tapunun beyanlar hanesine 116 ada 5 parsel maliki lehine teknik bilirkişinin "21.06.2007 tarihli rapor ve krokisinde gösterdiği zeminde mevcut su kaynaklarını kullanma hakkı bulunduğuna" ilişkin şerh yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Mehmet vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 25. maddesi uyarınca Kadastro Mahkemesi; taşınmaz mal mülkiyetine ve sınırlı ayni haklara, tapuya tescil veya şerh edilecek veyahut beyanlar hanesinde gösterilecek sair haklara, sınır ve ölçü uyuşmazlıklarına, kadastroya ve tapu sicilini ilgilendiren benzeri davalara ve özel kan unlarca kendisine verilen işlere bakar. Ancak, anılan Kanun'un 26 ve 40. madde hükümleri saklı kalmak üzere, kadastro tutanağının düzenlenmesi gününden ve tutanak sonradan tamamlanmış ve düzeltilmiş ise, o günden sonra doğan haklara dair istekler, taksim, şuyuun giderilmesi veya muhdesata bağlı olarak taşınmaz malı iktisap, muhdesatın yıkılıp kaldırılması ve benzeri nitelikte olan ve mahkemeden yenilik doğurucu hüküm almayı gerektiren dava ile ilgili isteklerin incelenmesi, Kadastro Mahkemelerinin görevi dışındadır. Somut olayda davacı, temyize konu 154 ada 22 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan su kaynaklarından bir tanesinden yararlanma hakkının tanınmasını, yani kaynak hakkı tesisini talep etmektedir. Çekişmeli taşınmaz, kadastro Öncesi de tapuda kayıtlı olup, taraflar arasında söz konusu tapu kaydının çekişmeli taşınmazı kapsadığı hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Bu tapu kaydı üzerinde davacı ya da davacıya ait 116 ada 5 parsel sayılı taşınmaz lehine kaynak hakkı mevcut olduğuna dair bir şerh bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, davacının talebi ilk kez kaynak hakkı tesisine ilişkin olup, bu talep yenilik doğurucu mahiyette olmakta, ihtilafın çözümünde yukarıda anılan yasa maddesi hükmü uyarınca Kadastro Mahkemeleri görevli değildir. Mahkemece, kaynak hakkı tesisine ilişkin davada mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın talep halinde yetkili ve görevli mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekirken, işin esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile temyize konu 154 ada 22 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükmün (BOZULMASINA), 02.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.