Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 357 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 9598 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : KADASTROKANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:Yargıtay bozma ilamında özetle: "Yetersiz inceleme sonucu verilen hükmün isabetsiz olduğu belirtilerek davacının dayandığı tapu kaydının usulünce uygulanması ve kapsamı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli taşınmazların mera olarak özel siciline kaydına karar verilmiş; hüküm davalı Hazine, davacılar ve asli müdahiller tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece, dava konusu taşınmazların kadim mera olduğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuştur. Ne var ki, hükmüne uyulan bozma ilamında "davacıların dayandıkları tapu kayıtlarının, komşu parsellere uygulanan tapu kayıtlarından yararlanılmak suretiyle kapsamlarının yöntemince belirlenmesi" gereğine işaret edilmiş olduğu halde Mahkemece, davacı dayanağı tapu kayıtları ile komşu parsellere uygulanan tapu kayıtlarının dayanağı olan kayıt ve belgeler tesisinden itibaren getirtilerek keşif sırasında uygulanmak suretiyle davacıların dayanağı tapu kaydının kapsamı belirlenmeksizin, tapu kayıtları üzerinde fen bilirkişisine büroda inceleme yaptırılmış olup, bozma ilamının gereği yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla lehine bozma yapılan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin tam olarak yerine getirilmesi zaruridir. Hal böyle olunca davacıların dayandığı, tescil ilamı ile oluştuğu anlaşılan 13.05.1968 tarih 19 numaralı tapu kaydı ile dava konusu taşınmazların sınırında bulunan taşınmazlara uygulanan tapu kayıtları ilk tesisinden itibaren tüm tedavülleri ve varsa haritası ile getirtilmeli, davacı tarafın dayandığı tapu kaydının oluşumuna esas tescil ilamında Hazine ve Köy Tüzel Kişiliğinin taraf olup olmadığı belirlenmeli, bu şekilde dosya tamamlandıktan sonra mahallinde üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları ve fen bilirkişisinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında, davacıların dayandığı tescili ilamı ile oluşan tapu kaydı, varsa haritası ile uygulanmalı; tapu kaydının haritası yoksa ya da uygulama kabiliyeti bulunmuyorsa yerel bilirkişiler ile taraf tanıklarından tapu kaydının sınırları hakkında tek tek bilgi alınmalı, aynı şekilde komşu taşınmazlara uygulanan tapu kayıtlarının da dava konusu taşınmazın yönünü ne okuduğu araştırılmalı ve bu şekilde tapu kaydının sınırları bilirkişi ve tanık beyanları ile denetlenmeli, davacıların dayandıkları tapu kaydının aynı zamanda dava dışı 559 ada 1 parsel sayılı taşınmaza da revizyon gördüğü göz önüde bulundurulmalı, taşınmazların tapu kaydının kapsamında kalıp, kalmadığı kesin olarak belirlenmeli; bundan sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Kabule göre Hazinenin temyiz itirazları yerinde değilse de Mahkemece, belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmadan eksik inceleme ile karar verilmiş olması nedeniyle, davacının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 28.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.