Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 247 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 8694 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ : KADASTRO MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Uygulama kadastrosu sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda davacı ... adına kayıtlı bulunan eski ... parsel sayılı 703,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, ... ada ... parsel numarasıyla ve 817,56 metrekare yüzölçümlü olarak tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli taşınmazın uygulama tespiti gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece, yapılan uygulama kadastrosunun yasa ve yönetmeliğe uygun olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın l. ve 114. maddeleri uyarınca görev hususunun kamu düzenine ilişkin dava şartlarından olduğu ve dava şartlarının mevcut olup olmadığının mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılması gerektiği kuşkusuzdur. Kadastro Mahkemeleri 3402 sayılı Yasa’nın 11. ve 26/B maddeleri uyarınca 30 günlük askı ilan süresi içinde açılan kadastro tespitine itiraz davalarında görevli olup askı ilamından sonra açılan davalarda ise aynı Yasa'nın 12. maddesi uyarınca genel mahkemeler görevli bulunmaktadır. Somut olayda; çekişmeli taşınmazın tutanağı 19.07.2013 tarihinde askıya çıkarılmış ve 30 günlük askı süresi 20.08.2013 tarihinde dolmuştur. Dava tarihi ise 02.09.2013’tür. Davanın açıldığı tarih itibariyle kadastro tutanağı kesinleşmiş olup; davada, Kadastro Mahkemesi görevli değildir. Mahkemece bu yön göz önünde bulundurularak dava hakkında mahkemenin görevsizliğine karar verilmesi gerekirken, görevli mahkemece değerlendirilmesi gereken hususlara ilişkin gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 27.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.