MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİMTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında ....Köyü çalışma alanında bulunan 1386 parsel sayılı 2750 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 1983 yılından beri ...'in fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş, 05.11.2009 tarihinde tapu kaydının beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ibaresi şerh edilmiş, 20.04.2011 tarihinde kesinleşen uygulama kadastrosu ile 3.295,79 metrekare yüzölçümü ile 28253 ada 47 parsel numarasını almıştır. Davacı ..., taşınmazın bir bölümünün kendi fiili kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda Kadastro Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, zilyetlik şerhine ilişkin davaların ancak 3402 sayılı Yasa'nın 11. maddesinde belirtilen askı ilan süresi içerisinde Kadastro Mahkemesinde açılabileceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş ise de, verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Dosya kapsamından, güncelleme çalışması sonucu 05.11.2009 tarihinde, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ibaresi şerh edilmiş, 19.10.1992 yılında kesinleşen tesis kadastrosunda şerh edilen “taşınmazın 1983 yılından beri ...'in fiili kullanımında bulunduğu” ibaresi korunmuş, dava; kullanıcı şerhinin değiştirilmesi talebiyle 01.04.2013 tarihinde açılmıştır. Somut olayda, 3402 sayılı Yasa'nın 25. ve 26. maddelerinde öngörüldüğü şekilde bir davanın varlığından söz edilemez. Kadastro Mahkemeleri, kesinleşmiş tespitlere karşı açılacak davalarda görevli olmayıp, bu nitelikteki davalarda görev Asliye Hukuk Mahkemelerine aittir. 6100 sayılı HMK'nın 1. maddesi uyarınca mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup bu hususun mahkemece re'sen gözetilmesi gerekir. Belirtilen nedenlerle, Asliye Hukuk Mahkemesince işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken Kadastro Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi isabetsiz olup, davacı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 03.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.