Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1884 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1453 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TESCİLTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ..., Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişilerinin 8.1.2014 tarihli raporunda (A) harfi ile gösterilen 7.451,59 metrekare ve (B) harfi ile gösterilen 11.537,68 metrekare yüzölçümündeki taşınmazların davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ile davalı ... Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava; kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bölümlerinin 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14, 17 ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713. maddeleri uyarınca tapuya tescili istemine ilişkindir. Mahkemece; davacı ... yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazların hangi tarihte ve hangi nedenle tescil harici bırakıldığı, imar planı kapsamında kalıp kalmadığı araştırılmamış, çekişmeli taşınmazlara komşu tüm kadastro parsellerine ait kadastro tutanakları ve dayanağı belgeler getirtilerek yerel bilirkişi ve tanık anlatımları denetlenmemiştir. Her ne kadar; 1991 tarihli hava fotoğrafları mahallinde uygulanmış ise de; bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir. Hava fotoğraflarının en az üç ayrı zamana ilişkin olması gerekir. Mahkemece uyuşmazlığın çözüme kavuşturulabilmesi için gerekli bulunan hava fotoğraflarından yöntemine uygun yararlanılmamıştır. Eksik araştırma, inceleme ve uygulamaya dayalı olarak karar verilemez. Hal böyle olunca, sağlıklı bir sonuca ulaşmak için Kadastro Müdürlüğünden çekişmeli taşınmazların hangi tarihte ve hangi sebeple tescil harici bırakıldığı sorulmalı, çekişmeli taşınmazların imar planı kapsamında olup olmadığı, imar planı kapsamında ise imar planının onay tarihi ... ve .... Büyükşehir Belediye Başkanlığından ayrı ayrı sorulmalı, çekişmeli taşınmazların çevresinde bulunan taşınmazlara ait kadastro tutanak örnekleri ile varsa dayanak kayıt ve belgeleri bulunduğu yerlerden getirtilmeli ve dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğraflarının tarihleri açıkça yazılmak suretiyle en az üç tanesi Harita Genel Komutanlığından getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, ziraatçi bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi ve fen bilirkişisi huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, kimden intikal ettiği ve ne şekilde kullanıldığı, taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, edilmiş ise imar-ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalıdır. Ziraat bilirkişisinden çekişmeli taşınmazın toprak yapısı ile komşu taşınmazların toprak yapısı mukayese edilmek suretiyle taşınmazın toprak yapısı ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalıdır. Raporda taşınmazın imar-ihya işleminin tamamlanıp tamamlanmadığı, tamamlanmışsa dava tarihi ile tamamlanma tarihi arasında ne kadar süre geçtiği hususlarına yer verilmesi, rapor ekinde taşınmazı değişik yönlerden çekilmiş komşu taşınmazlar ile arasındaki sınırları gösterecek şekilde fotoğrafların eklenmesi istenilmeli, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye hava fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yaptırılmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de komşu taşınmaz tutanak ve dayanaklarıyla bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanacak söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, taşınmazların imar planı kapsamında olduğunun anlaşılması halinde 3402 sayılı Kanun'un 17. maddesi göz önüne alınarak varsa imar planının onay tarihinden önce 3402 sayılı Yasa'nın 14 ve 17. maddesinde öngörülen koşulların davacı taraf yararına gerçekleşmiş olup olmadığı belirlenmeli, ondan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden Belediye Başkanlığına iadesine, 25.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.