Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15346 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 843 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ: ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 30/05/2013NUMARASI : 2011/257-2013/274Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ....Köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 544 parsel sayılı 177,84 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeniyle kargir iki katlı ev ve tarla vasfıyla davalı ...... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı haricen satın alma iddiasına dayanarak terditli olarak tapu iptal ve tescil, muhdesat aidiyetinin tespiti ve tazminat istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile çekişmeli 101 ada 544 parsel sayılı taşınmaz üzerinde fen bilirkişi raporu ve krokisinde zemin üstü bir katlı olarak gösterilen taşınmazın zemin katının davacı .....'e ait olduğunun tespiti ile tapu kaydının beyanlar hanesine işlenmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ...... vekili ve davalı ...... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptal tescil, muhdesatın aidiyetinin tespiti ve olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. HMK’nın 297. maddesinde öngörüldüğü üzere kararın hüküm sonucu kısmında taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Esasen yerel mahkeme de davanın tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemli olarak açıldığını gerekçeli kararında belirtmiştir. Buna rağmen hüküm fıkrasında tazminat talebi hakkında hüküm kurulmadığı gibi hükmün gerekçesi incelendiğinde davacının tapu iptal ve tescil talebine ilişkin olarak gerekçe gösterilmesine karşılık tazminat isteminin neden reddedildiğine dair herhangi bir gerekçe sevk edilmemiştir. Bir başka deyişle mahkemece davacıların tazminat istemini de kapsar şekilde açık bir hüküm kurulmadığı gibi gerekçe de gösterilmemiştir. Bu halde mahkemece davacıların tazminat talebi yönünden olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmaması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 14.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.