Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15224 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20752 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : AĞRI KADASTRO MAHKEMESİTARİHİ : 02/07/2013NUMARASI : 2006/56-2013/96Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında .... Köyü çalışma alanında bulunan 109 ada 31 parsel sayılı 5.799.59 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kamu orta malı niteliğinde mera vasfıyla sınırlandırılmıştır. Davacı Y.. V.., vergi kaydı, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 109 ada 31 parsel sayılı taşınmazın çayır vasfıyla davacı Y.. V.. adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve davalı köy tüzel kişiliği temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.Dava; kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Mahkemece çekişmeli taşınmazın özel çayır vasfında olduğu ve davacı yararına zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmaz mera olarak sınırlandırılmış olup, taşınmazın kuzeyindeki 109 ada 93 parsel, güneyindeki 109 ada 29 parsel ve batıdaki 109 ada 30 parselin batısındaki 109 ada 92 parsel mera vasfı ile kesinleşmiştir. Batıdaki 109 ada 30 parsel sayılı taşınmazda mera olarak tespit edilmiş olup halen Ağrı Kadastro Mahkemesi'nin 2006/114 Esas sayılı dosyasında davalı olduğundan niteliği kesinleşmemiştir. Gerek çekişmeli taşınmazın mera olarak tespit edilmesi gerekse komşusu olan parsellerin nitelikleri gözetildiğinde çekişmeli parselle ilgili mera araştırması yapılması gerekirken mahkemece taşınmazın niteliği ile ilgili olarak usulüne uygun mera araştırması yapılmamış, taşınmazın niteliğini ve sınırlarını belirleme maksadıyla hava fotoğraflarından yararlanılmamış, ziraatçı bilirkişinin taşınmazın niteliğini ve mera ile ayırıcı unsurlarını ortaya koymayan raporuyla yetinilerek karar verilmiştir. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, öncelikle çekişmeli taşınmaza ait tespitten geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları getirtilerek dosya keşfe hazır hale getirilmelidir. Daha sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle, aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, tespit bilirkişileri ve 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu ile teknik fen bilirkişisi hazır olduğu halde keşif icra edilmelidir. Keşif sırasında mahalli bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın kim tarafından, hangi tarihten beri ne şekilde kullanıldığı, taşınmazın öncesinin mera ya da özel çayır olup olmadığı ya da meraya doğru genişleme olup olmadığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, yargılama boyunca dinlenen bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı, tespite aykırı bir sonuca ulaşılması halinde tespit bilirkişileri de dinlenerek bu çelişki de giderilmeye çalışılmalı, taşınmazın görüntüsü ve mera ile ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı hususlarındaki hakim gözlemi keşif tutanağına aynen yansımalı, teknik bilirkişiye keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, 3 kişilik uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarının da yer aldığı, taşınmazı komşu parsellerle birlikte ele alan, mera ile ayırıcı unsur bulunup bulmadığını ve taşınmazın öncesini ve mevcut niteliğini açıklayan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, hava fotoğrafları jeodezi ve fotogrametri uzmanına tevdi edilerek taşınmazın geçmişteki niteliği, sınırları ve mera ile ayırıcı unsurlar bulunup bulunmadığı hususlarında dosya üzerinden rapor alınmalı, ayrıca komşu 109 ada 30 parsel sayılı taşınmazın da mera olarak tespitli olması ve davalı konumunda bulunması karşısında bu parsel hakkındaki davanın eldeki davayı etkileyebileceği gözetilerek dosyaların birleştirilmesinin gerekip gerekmeyeceği üzerinde durulmalı bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Belirtilen ilkelere aykırı şekilde yetersiz araştırma ve inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekili ve davalı köy tüzel kişiliği temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalı köy tüzel kişiliğine iadesine, 15.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.