Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1502 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15305 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; “Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm için yeterli olmadığı açıklanarak; çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde idare tarafından düzenlenmiş kıyı kenar haritası bulunup bulunmadığı sorularak varsa kıyı kenar haritasının yerine uygulanması suretiyle taşınmazın konumunun belirlenmesi, kıyı kenar haritası yoksa 3621 sayılı Kanun'a göre taşınmazın kıyı kenar çizgisine göre konumunun tereddüte yer vermeyecek şekilde belirlenmesi, taşınmazın kıyı kenar çizgisi dışında kaldığının anlaşılması halinde davacıya tanık listesi vermesi bakımından süre verilerek, davacı ve satıcıların zilyetliklerinin usulen araştırılması” gereklerine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, dahili davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.Dava, kadastrodan önceki haklara dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli 2732 parsel sayılı taşınmaz, komşu 1643 parsele uygulanan 1937 tarih ve 909 numaralı vergi kaydının doğu sınırının dava konusu yeri "deniz" okuması nedeniyle kayıt miktar fazlası olarak davalı Hazine adına tarla vasfıyla tespit ve tescil edilmiştir. Mahkemece, Yargıtay bozma kararından sonra yapılan keşfe katılan ziraatçı bilirkişi ............ tarafından tanzim edilen raporda; taşınmazda zirai üretim bulunmadığı, taşınmazın çalılar ve yabani otlarla kaplı olduğu, üzerinde 1 adet 100 yaş üzeri zeytin ağacı olduğu yönündeki tespitler nedeniyle davacı ... yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme şartlarının gerçekleşmediği kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece bozma ilamına uyulmakla, taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin yerine getirilmesi zaruridir. Hükmüne uyulan bozma ilamında; “Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde idare tarafından düzenlenmiş kıyı kenar haritası bulunup bulunmadığı sorularak varsa kıyı kenar haritasının yerine uygulanması suretiyle taşınmazın konumunun belirlenmesi, kıyı kenar haritası yoksa 3621 sayılı Kanun'a göre taşınmazın kıyı kenar çizgisine göre konumunun tereddüte yer vermeyecek şekilde belirlenmesi, taşınmazın kıyı kenar çizgisi dışında kaldığının anlaşılması halinde davacıya tanık listesi vermesi bakımından süre verilerek, davacı ve satıcıların zilyetliklerinin usulen araştırılması” hususlarına işaret edilmesine rağmen, bozma ilamının gereği yerine tam olarak getirilmemiştir. Mahkemece taşınmazın kıyı kenar çizgisi dışında kaldığı belirlenmesine rağmen zilyetlik konusunda yeterli araştırma yapılmamıştır. Davacı tarafın sunduğu tanık listesinde adı geçen iki kişi mahalli bilirkişi olarak dinlenmiş, bir tanık ise dinlenmemiştir. Beyanına başvurulan mahalli bilirkişilerin taşınmazın kullanımı hususundaki beyanları da yetersizdir. Öte yandan; Yargıtay bozma ilamından önce yapılan keşfe katılan ziraatçı bilirkişi .................. tarafından tanzim edilen 12.04.1995 tarihli raporda; taşınmazda 5 adet 60-70 yaşlarında zeytin ağaçları olduğu, gerekli budama, gübreleme ve toprak işleme işlerinin yapıldığı, uzun yıllardır tarımsal amaçlı olarak kullanıldığı belirtilmiş olup, bu rapor ile Yargıtay bozma kararı sonrasında bilirkişi ............ tarafından hazırlanan rapor çelişkilidir. Mahkemece; bilirkişi raporları arasındaki çelişki de giderilmeden karar verilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez. O halde; mahkemece öncelikle davacıya yeni bir tanık listesi sunması için süre verilmeli, daha sonra mahalli bilirkişiler, taraf tanıkları, üç kişilik ziraat mühendisleri kurulu ve fen bilirkişisinden oluşacak bilirkişi heyeti aracılığıyla yapılacak keşifte; mahalli bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazın öncesi, niteliği, zilyetliğin başlangıcı, kim tarafından hangi tarihten beri ne şekilde kullanıldığı, tespit tarihe kadar davacı yararına 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği süresinin dolup dolmadığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yargılama boyunca dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde yüzleştirme yapılarak çelişki giderilmeye çalışılmalı, çekişmeli taşınmazın niteliği konusundaki hakim gözlemi keşif zaptına aynen yansımalı, ziraat mühendisleri bilirkişi kurulundan dosya arasındaki iki farklı ziraatçı bilirkişi raporu arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde çekişmeli taşınmazın geçmişteki ve şimdiki niteliği, üzerindeki bitki örtüsü, toprak yapısı ve komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli, fen bilirkişinden ise keşfi takibe elverişli krokili raporlar alınmalı, keşifteki tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Belirtilen ilkelere uygun şekilde işlem yapılmaması isabetsiz olup davacı ...'ın temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 02.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.