MAHKEMESİ: KADASTRO MAHKEMESİTARİHİ : 19/07/2013NUMARASI : 1971/136-2013/32Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro (tapulama) sırasında ...... Köyü çalışma alanında bulunan 173, 216, 231, 234, 235, 371, 372, 373, 481, 482, 483, 484, 489, 490, 491, 492, 494, 495, 514, 614, 660, 661, 662, 667, 668 ve 669 parsel sayılı yüzölçümleri tutanaklarında belirtilen taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve pay satışı nedeni ile payları oranında ....... ve müşterekleri adına tesbit edilmiştir. Davacılar ........ ve müşterekleri, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmış, yargılama sırasında tapu kaydına da dayanmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazların tapulama tutanaklarındaki miktar ve vasıflarıyla tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar ......... ve ....... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece, taşınmazların tapuda kayıtlı oldukları, her ne kadar taşınmazlara uygulanma ihtimali kalmamışsa da dosyadaki 1291 Haziran tarihli tapu kayıtlarının dava konusu taşınmazlara ait olduğunun tarafların kabulünde olduğu, ........Asliye Hukuk Mahkemesinin 1958/371 Esas ve 1959/297 Karar sayılı kararı ile ...... ve .......'ın davalılar ..... ...., ...... ..... ve .......a karşı açtıkları ......bulunan büyük tarla, hamurkesende, arpalıkta, köprübaşı, kapanyanında, belen tarla, yol kenarı namlı sekiz parça taşınmazın 1291 Haziran tarih ve 810, 817 sayılı tapulara göre nısıf hisselerinin .....'in ve nısıf hisselerinin de oğlu .....in olduğunu, .....in yarı hissesinin oğlu .....e, .....'in yarı hissesinin ise evlatları ..... ve ......'ya kaldığı iddiasıyla açtıkları tapu iptal ve pay tashihi davası kabul edilerek 07.12.1957 tarih ve 20, 27 sayılı tapulardaki hisse kaydının iptali ile davalı .....'ın 57/576 olan hissesinin 57/768,.....'in 40/576 olan hissesinin 40/768 ve .....'ın 40/576 olan hissesinin 40/768 olarak tashihine; davalıların açtıkları mukabil davanın ise reddine karar verildiği; yine aynı mahkemenin ...., ..... ve .....'ın davalılar...... ve ..... aleyhine, aynı mevkili taşınmazlara ait 13.06.1946 tarih ve 67/75 ve 14.05.1954 tarih ve 41/48, 04.03.1955 tarih ve 35/40 sayılı tapularda davalıların dolambaçlı yollarla taşınmazların üçte ikisini kendi adlarına tescil ettirdikleri iddiasıyla açtıkları tapu iptali davasının, davalıların hisselerinde bir fazlalık bulunmadığı gerekçesiyle reddedildiği; buna göre taşınmazların yarı hissesinin ......oğlu ....mirasçıları, kalan yarı hissesinin de ..... evlatları .... ve ..... mirasçılarına müştereken ve mütesaviyeten ait olduğu yönündeki tapulama tespitinin doğru olduğu, aksinin davacı yanca ispatlanamadığı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ne var ki, davacı ve davalı tarafların kök murisi ......in veraset ilamı dosya arasına alınmamış, tarafların iddia ve savunmaları kesin olarak sorulup belirlenmemiş, davacı tarafın dayanağı tapu kayıtları ve gerekçeye esas dava dosyalarında bahsi geçen tapu kayıtları mahallinde usulünce uygulanmamış, dava konusu taşınmazların bu tapuların kapsamında kalıp kalmadığı ve temlike konu payların hangisi olduğu kesin olarak belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için öncelikle ...'e ait mirasçılık belgesi taraflardan temin edilerek dosyaya konulmalı; bu mümkün olmadığı takdirde Kadastro Kanunu'nun 25. maddesi gereğince Kadastro Mahkemesinin bu konuda yetkili olduğu göz önüne alınarak mirasçılık belgesi mahkemece düzenlenmeli; taraflardan delilleri sorulup saptanmalı; bundan sonra davacı dayanağı tapu kayıtlarının tesisinden itibaren tüm tedavülleri getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, aynı yönteme göre tespit edilecek taraf ve zilyetlik tanıkları, tespit bilirkişileri ile keşif yapılmalıdır. Taşınmazın başında yapılacak keşif sırasında davacı dayanağı tapu kaydı ihdasından itibaren tüm tedavülleriyle birlikte, okunup hudutlar mahalli bilirkişilere zeminde tek tek göstertilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tesbiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, hükmün gerekçesinde belirtilen dava dosyalarına konu tapularda belirtilen sınırlar tek tek okunmalı, davacı dayanağı tapu kayıtları ile eski dava dosyalarına ait ilamların çekişmeli taşınmazları kapsayıp kapsamadığı ve hangi payların temlike konu olduğu kesin olarak belirlenmeli, teknik bilirkişiye yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği hudutlar haritasında işaret ettirilerek keşfi takibe imkan verir ve denetime elverişli kroki ve ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli, gerektiğinde uzman bilirkişiden rapor alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 03.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.