.MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİLTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi süresinde duruşmalı olarak istenmiştir. Yargıtay duruşması için gerekli tebligat giderlerinin ödenmemesi nedeniyle duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 111 ada 2, 95; 112 ada 92, 93, 98, 195, 199, 283, 285, 416, 421, 463; 127 ada 43, 44; 135 ada 48; 146 ada 18; 149 ada 18; 176 ada 2 parsel sayılı muhtelif yüzölçümündeki taşınmazlar vergi kaydı, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 111 ada 2 ve 95 sayılı parseller ... mirasçıları ... ve arkadaşları adına payları oranında, 146 ada 18 sayılı parsel ... ve ..., 135 ada 48, 176 ada 2, 112 ada 421, 463, 112 ada 195, 199, 283 sayılı parseller ölü .... oğlu ..., 127 ada 43, 112 ada 93, 416 sayılı parseller davalı İbrahim kızı ..., 127 ada 44, 149 ada 18, 112 ada 92, 98 sayılı parseller .... kızı ... adına tespit ve 15.12.1994 tarihinde tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları 27.10.2004 tarihli dava dilekçesiyle, taşınmazların ortak murisleri ...'a ait olduğu, ölümü ile mirasçılarına kaldığı ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve 112 ada 416, 98, 421, 463, 283, 285, 195, 199; 112 ada 2, 95; 146 ada 18, 135 ada 48, 176 ada 2 parsel sayılı taşınmazların ... mirasçıları taraflar adına, 127 ada 43, 44; 149 ada 18; 112 ada 92, 93 parsel sayılı taşınmazların ... adına miras payları oranında tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... (aynı zamanda ... ve ... mirasçısı) vekili tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece, dava konusu edilen bir kısım taşınmazın tarafların murisi ..., diğerlerinin de ...'tan kaldığı ve taksim edilmediği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Zira mahallinde yapılan keşifte taşınmazın kimden kaldığı, taksim edilip edilmediği hususundaki beyanlar çelişkili bulunduğu halde çelişki giderilmeden karar verilmesi doğru değildir. Taşınmazın öncesinin tarafların murislerinden hangisine ait olduğu, ölümü ile terekesinin taksim edilip edilmediği tam olarak anlaşılamamaktadır. Ayrıca mahallinde yapılan keşifte yerel bilirkişilerin ve tanıkların birlikte ifadelerinin alınması da doğru değildir. Doğru sonuca varılabilmesi için her bir taşınmaz başında yeniden yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve tespit bilirkişileri katılımı ile keşif yapılarak, yerel bilirkişiler ve tanıklar ayrı ayrı her bir taşınmaz başında dinlenerek, taşınmazların öncesinin kime ait olduğu, kime kaldığı, mirasçıları arasında tüm mirasçıların katılımı ile taksim edilip edilmediği, taksim edilmiş ise kime kaldığı, kadastro tespitinin neden taksime dayalı olarak yapıldığı, kimin tarafından ne zamandan beri hangi nedenle kullanıldığı hususlarında olaylara dayalı bilgi alınmalı, beyanlar arasında çelişki doğduğunda yüzleşme yapılarak mümkün olduğunca çelişkinin giderilmesine çalışılmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi kararın gerekçesinde veraset ilamına atıf yapıldığı halde ... mirasçıları adına tescile karar verilen 127 ada 43, 44; 149 ada 18; 112 ada 92, 93 sayılı parsellerde toplam 13440 pay kabul edilip mirasçıları adına toplam 26880 pay dağıtılarak pay payda toplamının eşit olmaması nedeniyle kararın infazının mümkün olmaması da isabetsiz temyiz itirazları bu nedenlere kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 27.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.