Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13647 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 11140 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 05/12/2013NUMARASI : 2012/441-2013/507Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında ..ı Köyü çalışma alanında bulunan 135 ada 64 parsel sayılı 7.221,88 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliği ile Hazine adına tespit edilmiş, F..Ş.. (E.. K..) ve müşterekleri, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adlarına tescil istemiyle dava açmışlar, Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan alanda kaldığından bu niteliğiyle Hazine adına tesciline, taşınmazın 1964 yılından beri muris M.. A.. K.. ve ölümü ile de 1982 yılından beri mirasçılar M.. K.. L.. A.., M.. S..ve F... Ş..'un zilyetliğinde olduğunun tutanağın beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş ve bu karar 10.11.1998 tarihinde kesinleşerek 01.01.2001 tarihinde tapuya tescil edilmiştir. Dava konusu taşınmaza ilişkin, önceki kayıtlardaki bilgileri değiştirmeyecek şekilde 28.09.2009 tarihinde 2/B Güncelleme Tutanağı düzenlenmiş ve kesinleşen tutanak bilgileri 21.09.2012 tarihinde tapuya tescil edilmiştir. Davacı M.. G.., çekişmeli taşınmazın kendi kullanımında olduğu iddiasıyla adına zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle 29.11.2012 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazdaki mevcut kullanım şerhinin iptaline ve davacı M.. G..'ün kullanımında olduğunun şerhine karar verilmiş; hüküm, davalı E.. K.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, 10.11.1998 tarihinde kesinleşen hükümle adlarına kullanım şerhi verilen kişiler lehine 28.09.2009 tarihinde yapılan güncelleme tespitine karşı açılmıştır. Davacı taraf dava sebebi olarak, çekişmeli taşınmazı önceki şerh sahiplerinden satın alma, bağışlama vs. yolla edindiğini değil, 2008 yılında yaptığı imar-ihya işlemleri yoluyla edindiğini göstermiş ve davayı 29.11.2012 tarihinde açmıştır. Dava konusu taşınmazın, 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu ve davalı tarafın kullanımında olduğunun tespit ve tesciline dair hükmün kesinleştiği tarihten, dava tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesine göre 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle kullanım kadastrosuna itiraz niteliği ile açılan davanın dinlenme olanağı yoktur. Güncelleme kadastrosu yönünden ise, ancak önceki şerh sahibinden gelen hakka (satın alma, bağışlama vs.) dayanılarak dava açılabileceğine, davacının iddiasına dayanak yaptığı imar-ihya işlemlerinin, tespit tarihi olarak kabul edilen Mahkeme kararından sonra ve güncellemeden önceki tarihe ilişkin olup, davacının güncelleme listesindeki şerh sahiplerinden devralmayı iddia ve ispat edemediğine göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına aykırı şekilde değerlendirme yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 21.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.