MAHKEMESİ : MERSİN 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 27/03/2014NUMARASI : 2012/1088-2014/160Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında .. Mahallesi çalışma alanında bulunan 105 ada 5 parsel sayılı 6.850,78 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve B.. B..'nın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı N.. Ş.., çekişmeli taşınmazın murisi H... H.. Ş...e ait olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın aktif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacı N.. Ş.. tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece, davacının dava açmakta aktif dava ehliyetinin olmadığından sözedilerek davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı tereke adına dava açmıştır. Somut olayda; davalı B.. B.., muris H... H.. Ş.. terekesi karşısında üçüncü kişi durumundadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca tereke adına üçüncü kişilere karşı açılıp takip edilen davaları ya tüm mirasçıların birlikte açmaları ya da tüm mirasçıların açılan davaya muvafakatlarının sağlanması veya terekeye mümessil tayin edilerek davanın sürdürülmesi zorunludur. M.. H.. H..ş..'in davacı N.. Ş..'ten başka mirasçılarının da bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu mirasçılar davacı ile birlikte dava açmadıkları gibi sonradan davaya muvafakat da vermemişlerdir. Dosya içinde terekeye mümessil tayinine ilişkin başka herhangi bir bilgi ve belge de bulunmamaktadır. Diğer mirasçıların davaya katılmaları, muvafakat vermeleri sağlanmadan ya da terekeye temsilci atanmadan davacının tek başına genel mahkemede dava açıp bu davayı sürdürme yetkisi bulunmamaktadır. Mahkemece, davacıya muris H....'in mirasçılarının davaya muvafakatini alması ya da terekeye temsilci atanmasının sağlanması için uygun süre verilmeli, taraf koşulu tamamlandığı takdirde, esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 20.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.