Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1350 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9364 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : KADASTROTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Geçici 8. maddesine istinaden yapılan tescil harici yerlerin kadastrosu sırasında .. Köyü çalışma alanında bulunan 151 ada 3 parsel sayılı 2.523,60 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz .. Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiş, dava dışı ..'ın itirazı üzerine Kadastro Komisyonunca taşınmaz 2.900,01 metrekare yüzölçümü Hazine adına tespitine karar verilmiş ve tutanak Kadastro Mahkemesine gönderilmiştir. Davacı ... tarafından davalı .. ve .. Köyü Tüzel Kişiliği aleyhine .. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan tescil davası, davaya konu olan parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmış, davacı Hazine ise kadastro tutanağının beyanlar hanesindeki şerhin iptali istemiyle ayrı bir dava açmıştır. Kadastro Mahkemesinde, çekişmeli parsel tutanağı, aktarılan dava dosyası ile davacı Hazine dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davacı Hazine davasının reddine, davacı ...'ın davasının kabulüne; çekişmeli 151 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 2.523,60 yüzölçümü ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; çekişmeli taşınmazın emek ve masraf sarf edilerek tarım arazisi haline getirildiği ve taşınmaz üzerinde davacı ... yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Taşınmazı gösterir hava fotoğrafları ile fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftalar getirtilerek jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi eliyle incelenmemiş, taşınmazın öncesindeki niteliği tam olarak belirlenmediği gibi taşınmazın ne şekilde imar ve ihya edildiği ile imar-ihyanın tamamlanma tarihi somut ve maddi olaylara dayalı olarak belirlenmemiştir. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini en iyi belirleme yönteminin hava fotoğrafları olduğu gözetilerek tespit tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin stereoskopik çift hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftalar ile kadastro tespit tarihine en yakın ve en eski tarihte çekilmiş uydu fotoğrafları İl Kadastro Müdürlüğünden getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, tüm tespit bilirkişileri, taraf tanıkları, fen bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi ve 3 kişilik ziraat mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından çekişmeli taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp, ne zaman bitirildiği, taşınmazın tarımsal amaçlı olarak kullanılıp kullanılmadığı, varsa taşınmaz üzerinde zilyetliğin hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, komşu parsel dayanağı kayıt ve belgeler yerel bilirkişi ve tanıklar eliyle uygulanarak çekişmeli taşınmaz yönünü ve kimin yeri olarak okuduğu belirlenmeli, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin tutanaktaki beyanlara aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın tarımsal niteliğini bildiren, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde toprak yapısı, eğimi, bitki desenini açıklayan, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş ve sınırları işaretlenen fotoğrafları ile desteklenmiş ve önceki bilirkişinin raporunu irdeleyen ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılarak; çekişme konusu taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, arazinin ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren olduğu konusunda rapor düzenlettirilmeli, temin edilebilen gerek en eski gerekse kadastro tespit tarihine yakın tarihli uydu fotoğrafları değerlendirilmeli, HMK'nın 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla taşınmaz ve çevresinin yakın plan ve panoramik fotoğrafları çektirilip mahkemece onaylandıktan sonra dosya arasına konulmalı, bundan sonra tüm deliller değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 16.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.