Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13382 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 10650 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : SİNOP KADASTRO MAHKEMESİTARİHİ : 06/12/2013NUMARASI : 2013/13-2013/26Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında ..Köyü çalışma alanında bulunan 107 ada 10 parsel sayılı 1.659.08, 166 ada 3 parsel sayılı 3.295.25, 173 ada 1 parsel sayılı 2.538.26, 173 ada 2 parsel sayılı 582.78, 173 ada 11 parsel sayılı 156.85, 176 ada 2 parsel sayılı 783.30, 177 ada 12 parsel sayılı 3.910.65, 178 ada 4 parsel sayılı 3.407.30, 180 ada 1 parsel sayılı 619.32, 183 ada 6 parsel sayılı 2.548.18, 183 ada 10 parsel sayılı 2.545.88, 183 ada 17 parsel sayılı 1.211.30 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle toplam 5 pay itibariyle 1 payı ölü M.. K.., 1 payı İ.. Ç.. 1 payı iştirak halinde F.., E... A.. G..ve S.. K..ve 2 payı iştirak halinde H..., H..P.., H., B.., İ.., F.. ve H. K.. adlarına tespit edilmiştir. Davacı H.. K.., babası H.. K..ı'nın çekişmeli taşınmazlardaki A..K..ü ile M.. K..'ya ait hisseleri satın aldığı iddiasına dayanarak M.. K..'nın hissesinin iptali ile H.. K..ı mirasçıları adına tescil edilmesi için dava açmıştır. Yargılama sırasında H..K.. ile M.. K.. mirasçıları davaya dahil edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazların taraflar adına tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı B.. K.. tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemelerce duruşmada tefhim edilen hüküm sonucu ile gerekçeli kararın uyumlu olması gerekir. Nitekim, 10.04.1992 tarih 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 298. maddesi hükümleri de gerekçeli kararın, tefhim edilen kısa karara uygun bulunmasını gerektirmektedir. Ne var ki, mahkemece, kısa kararda davanın kısmen kabulüne kısmen reddine ilişkin hüküm kurulduğu halde, gerekçeli kararda davanın reddine şeklinde tescil hükmü kurulmuş ve bu şekilde kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. Mahkemece, gerekçeli karar ile kısa karar arasında çelişki yaratılması, adalete güven ilkesini zedelediği gibi, Anayasa ile teminat altına alınan yargılamanın açıklığı prensibine, yasa hükümlerine ve Yargıtay içtihatlarına aykırıdır. Kadastro hakimi hüküm kurarken açık, tereddüt uyandırmayacak şekilde ve infazı kabil karar vermekle yükümlü olup, hüküm kısmında davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verildiği halde gerekçe kısmında davanın reddine karar verilmek suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılması isabetsiz olup, davalı B.. K..'nın temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 18.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.