Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12788 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13206 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : FETHİYE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/04/2013NUMARASI : 2013/18-2013/467Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında K Köyü çalışma alanında bulunan eski 1396 (yeni 135 ada 10), eski 1397 (135 ada 11), eski 1398 (yeni 135 ada 12) parsel sayılı taşınmazlar, 1996 yılında ilanen kesinleşmiş olan 2/B alanı içerisinde kalıp Hazine adına tespit edilmiştir. Davacılar A Solak ve arkadaşları, çekişmeli taşınmazların kendi adlarına zilyetlik şerhi verilerek tapuya tescili sitemi ile dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 135 ada 10 parselin Ö.. B..'un, 135 ada 11 parselin K.. B.., M.. Y.. ve İ.. S..'un, 135 ada 12 parselin A.. K..'ın fiili kullanımında bulunduğu şerhinin yazılmasına, davacıların taşınmazın orman sınırı dışına çıkartıldığının tespitine yönelik taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.1- 1396 ve 1398 parsel sayılı taşınmazlar yönünden dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,2- 1397 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazına gelince; Mahkemece davacıların 45-50 yıldır dava konusu taşınmazı kullandıkları kabul edilerek K.. B.., M.. Y.. ve (A) S tarafından zilyet edildiğinin tespiti ile beyanlar hanesine şerhine karar verilmiş ise de verilen bu karar usul ve yasaya aykırıdır. Davacılar İ A M.. Y.. ve K.. B.. tarafından dava konusu parselin kullanımında olduğu talebi ile dava açıldığı, ancak mahallinde yapılan keşif sonucu tespit edilen bilirkişi raporunda (A), (B), (C) ve (D) harfleri ile belirtilen bölümlerin ayrı ayrı kişiler tarafından kullanıldığı, bunların bir kısmı da dava açmayan kişilere ait olduğu belirtildiği halde, parselin tamamında bir bütün olarak kullanılıyormuş gibi davacılar adına kullanım şerhi verilmesi isabetsizdir. Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için, mahallinde yeniden keşif yapılarak, hangi kısımların kim tarafından kullanıldığı tespit edilerek, sadece davacıların kullandıkları yerlerin, şartları oluştuğu takdirde lehlerine kullanım şerhi verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 02.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.