MAHKEMESİ : KADASTRO MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; “Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin yetersiz olduğu açıklanarak; müşterek muristen geldiği sabit olan çekişmeli taşınmazların kulanım hakkının mirasçılar arasında taksim edilip edilmediğinin mahallinde yeniden keşif yapılarak usulen araştırılması gereklerine” değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli temyize konu... ada... .. parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptaline, taşınmazlara ait tapu kayıtlarının beyanlar hanesine; "6831 sayılı Kanun’un 2/b maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmıştır, eşit hisselerle .. çocukları ... kullanımındadır, .. ada.. parsel üzerindeki ev Veli oğlu... aittir" şerhinin verilmesine karar verilmiş; hüküm, bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava; 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Davacı taraf, çekişmeli taşınmazların kök muristen geldiğini, murisin ölümünden sonra sadece dava dışı tapulu taşınmazlardaki miras haklarından bedeli karşılığında vazgeçtiğini, çekişmeli taşınmazların da içinde olduğu tapusuz taşınmazlardaki miras haklarından vazgeçmediğini ve bu taşınmazlardaki miras payını devretmediğini, çekişmeli taşınmazlara ilişkin bir taksim bulunmadığından muris Mustafa tüm mirasçıları lehine payları oranında kullanıcı şerhi verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, murisin ölümünden sonra yapılan anlaşma gereği davacının gerek tapulu taşınmazlardaki gerekse çekişmeli taşınmazların da içinde bulunduğu tapusuz taşınmazlardaki miras payını bedeli karşılığında kendilerine devrettiğini, davacının taşınmazlarda uzun süredir kullanımının bulunmadığını, taşınmazların lehine kullanıcı şerhi verilen kişilerce çok uzun süreden beri kullanıldığını savunarak davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, taraflar arasındaki miras payı devrine ilişkin anlaşmanın sadece ortaklığın giderilmesi davasına konu dava dışı tapulu taşınmazlara ilişkin olduğu, dava konusu taşınmazların söz konusu anlaşma kapsamında olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan değerlendirme ve varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Mahkemece yapılan keşif, toplanan deliller ve özellikle taraflar arasındaki miras payı devrine aracılık eden tanık Mustafa beyanlarından, davacının muristen gelen tüm miras payını davalılara bedeli karşılığında devrettiği, davacının taşınmazları uzun süredir kullanmadığı ve kullanımın uzun süredir davalılarda olduğu anlaşılmaktadır. Bu tespitlere göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken dosya kapsamına uygun olmayan gerekçelerle kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup davalı .... ve müşterekleri vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalılara iadesine, 19.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.