MAHKEMESİ : ÇAYIRALAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 25/02/2014NUMARASI : 2012/106-2014/43Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu K. Köyü çalışma alanında bulunan 113 ada 40, 116 ada 220, 122 ada 77, 130 ada 176, 155 ada 4 ve 6 parsel sayılı 1.080.31, 1.200.71, 3.403.23, 1.614.95, 151.44, 627,30 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle C.. Ş.. adına, 155 ada 12 parsel sayılı 109,33 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Fatma adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar Y.. K.. ve arkadaşları çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile, çekişmeli 116 ada 220 parsel, 130 ada 176 parsel, 155 ada 12 parsel, 155 ada 4 parsel, 155 ada 6 parsel, 122 ada 77 parsel sayılı taşınmazların C.. Ş.. adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında davacılar adlarına tapuya tesciline, çekişmeli 113 ada 40 parsel sayılı taşınmaza karşı açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı C.. Ş.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece davanın esasına ilişkin kısmen kabule dair yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan değerlendirme dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davalının tespit edilen yurt dışı adresine dava dilekçesi yöntemine uygun olarak tebliğ edilemediğine göre taraf teşkili sağlandığından söz edilemez. Taraf teşkili dava şartlarından olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında re'sen göz önünde bulundurulmalıdır. Bu şart sağlanmadan davanın esasına girilerek hüküm kurulamaz. Davacı Y.. K.. tarafından açılan davada, davalı C.. Ş..'ün dava dilekçesindeki yerleşim yeri adresinin K.Köyü, Çayıralan, Yozgat olarak gösterildiği ancak bu adrese çıkarılan dava dilekçesi ekli tebligat evrakının muhatabın yurt dışında ikamet ediyor olması nedeniyle iade edildiği, Mahkemece davalının yurt dışı açık adresi tespit edilerek, Tebligat Kanununun 25/a maddesi uyarınca dava dilekçesi tebliğ edilmeye çalışıldığı hem birleşen dosyada hem de dosyamızda Konsolosluk aracılığıyla, davalının bilinen en son adresine dava dilekçesi tebliğ edilemediği anlaşılmış, ancak gerekçeli kararın davalının bilinen yurt dışı adresine tebliğ edildiği görülmüştür. Doğru sonuca ulaşmak için; Tebligat Kanununun 10/1. maddesindeki “Tebligat tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır” hükmü doğrultusunda, Mahkemece davalının yurt dışı adresine usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilerek, taraf teşkili sağlandıktan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller toplanıp değerlendirilmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek, usulünce taraf teşkili sağlanmadan, yapılan yargılama sonunda yazılı olduğu şekilde esasa ilişkin hüküm kurulmuş olması isabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan, kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 30.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.