MAHKEMESİ : KARADENİZ EREĞLİ KADASTRO MAHKEMESİTARİHİ : 02/07/2014NUMARASI : 2009/144-2014/166Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında, Ü. Köyü çalışma alanında bulunan, 157 ada 2 parsel sayılı 1.314,22 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın 1/3 payı davalı M.. E.., 1/3 payı S.. E.., 1/3 payı da iştirak halinde mülkiyet olarak davalı M.. E.. ve müşterekleri adına tespit ve tescil edildikten sonra kayden yapılan pay satışları sonucu 2/3 payı davalı M.. E.., 1/3 payı iştirak halinde davalı M.. E.. ve S.. Ç.. adlarına tescil edilmiştir. Kadastro tespitinden önce davacılar B.. A.. ve arkadaşları tarafından davalı M.. E.. aleyhine açılan müdahalenin önlenmesi davası, davaya konu olan 157 ada 2 parsel sayılı taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Mahkemece çekişmeli parsel tutanakları davalı hale getirilerek bu tutanaklar ile aktarılan dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişme konusu 157 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 04.06.2014 tarihli fen bilirkişisi ek raporunda su kaynağı olarak gösterilen 1,04 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tescil harici bırakılmasına, geriye kalan 1.313,18 metrekare yüzölçümü ile tapu kaydında yapılan pay temlikleri korunarak 2/3 payının davalı M.. E.., 1/3 payının iştirak halinde mülkiyet şeklinde davalılar M.. E.. ve S.. Ç.. adlarına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı M.. E.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemelerce tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli kararın birbirine uyumlu olması zorunludur. Mahkemece; kısa kararda “çekişme konusu 157 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 3 pay kabul edilerek 2 payının M.. E.. 1 payının elbirliği mülkiyeti ile Sabahattin ve M.. E.. adlarına tapuya tesciline” şeklinde hüküm kurulduğu halde, gerekçeli kararda “çekişme konusu 157 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 3 pay kabul edilerek 2 payının M.. E.., 1 payının elbirliği mülkiyeti ile S.. Ç.. ve M.. E.. adlarına tapuya tesciline” şeklinde hüküm kurulmuş ve bu şekilde kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. Kısa kararın gerekçeli karara aykırı olması, mahkemelere olan güveni zedeleyeceği gibi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 298/2. maddesine de aykırılık oluşturmaktadır. Bu durum; 10.04.1992 tarihli ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bozma nedenidir. Davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 01.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.