Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10894 - Karar Yıl 2003 / Esas No : 11860 - Esas Yıl 2003
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü. Kadastro sırasında 609 ada 13 parsel sayılı 67.642,78 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz davacı Hazine tapusunun oluştuğu tarihe kadar davalılar yararına kazandırıcı zamanaşımı ile iktisap şartlarının oluştuğu gerekçesiyle davalılar adına tesbit edilmiştir. Davacı Hazine, yasal süresi içinde tapu kaydına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine ve çekişmeli parselin tesbit gibi davalılar adlarına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, toplanan delillere ve kararda yazılı gerektirici nedenlere göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, aynı çalışma alanı içinde kayıt ve belgesiz olarak sulu arazide 40, kuru arazide ise 100 dönüm miktarındaki taşınmazın zilyetlikle kazanılması mümkündür. Davalıların miras bırakanı Şükrü'nün 1990 yılında vefat ettiği ve terekenin iştirak halinde mülkiyet şeklinde mirasçılarına intikal ettiği anlaşılmaktadır. Mirasçılar arasında daha sonra taksim yapılmış olması, taksim tarihinden tesbit tarihine kadar 20 yıl geçmediğinden sonuca etkili değildir. Mahkemece miktar sınırlaması ile ilgili olarak hükme bağlanmış olan 604 ada 4, 607 ada 14, 609 ada 21, 607 ada 2 ve 609 ada 45 sayılı parsellerin miktarlarının gözönünde tutulması gerekirken bu yönün dikkate alınmaması isabetsizdir. Ayrıca kayıt ve belgesiz olan ve itirazsız kesinleştiği anlaşılan 432 ada 5 ve 434 ada 3 sayılı parsellerin de dikkate alınması zorunludur. Miktar sınırlaması yönünden sağlıklı denetim yapılabilmesi için bu dava ile görülmekte olduğu anlaşılan 607 ada 3, 608 ada 22 ve 609 ada 76 sayılı parsellere ilişkin davalarda birleştirilmen, bunlardan karara bağlanan var ise kararın sonucu beklenmeli, miktar sınırlaması usulen değerlendirilerek hüküm kurulmalıdır. Temyiz itirazlarının bu nedenlerle kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 21.11.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.