MAHKEMESİ : GÜRÜN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 23/12/2013NUMARASI : 2011/133-2013/134Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu E. Köyü çalışma alanında bulunan 246 ada 1 parsel sayılı 293,11 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kamu orta malı niteliğinde mera vasfıyla sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmiştir. Davacı İ.. S.., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 206,02 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, davacı lehine zilyetlikle kazanım şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölüm yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı, çekişmeli 246 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki evin babası tarafından yapıldığını, 1972 yılından beri de kendisi tarafından kullanıldığını belirtmiş ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Dava konusu taşınmaz, kadastro sonucu mera vasfıyla sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmiştir. Kadastro tespit tutanağı içeriğinden taşınmaza ilişkin kesinleşmiş mahkeme ilamının olduğu anlaşılmaktadır. Bahse konu Gürün Asliye Hukuk Mahkemesinin 01.07.1996 tarih, 1995/169 Esas ve 1996/109 Karar sayılı dosyası incelendiğinde, temyiz incelemesine konu dosya davacısı İ.. S..'un babası Mehmet Sorkun tarafından Hazine ve Köy Tüzel Kişiliği aleyhine açılan tescil davasının kısmen kabulüne karar verildiği, reddedilen bölümün ise mera vasfında olduğunun tespit edildiği ve kararın 27.03.1998 tarihinde temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmış, davacı adına tesciline karar verilen bölüme ait tapu kaydının kadastro sırasında Mehmet Sorgun adına tespit edilen 246 ada 2 parsele revizyon gördüğü, çekişmeli 246 ada 1 parselin bulunduğu yerin ise mera vasfında olduğunun tespit edildiği görülmüştür. Temyiz incelemesine konu davada davacı, taşınmaz üzerindeki evi babasının yaptırdığını ve 1972 yılından beri kendisinin kullandığını söylediğine göre halen hayatta olan babasının akdi halefi olduğunun kabulü gerekmektedir. Kesin hüküm davanın taraflarını bağladığı gibi akdi ve ırsi haleflerini de bağlar ve onlar açısından da kesin hüküm teşkil eder. Bu nedenle yukarıda özetlenen Gürün Asliye Hukuk Mahkemesinin 01.07.1996 tarih, 1995/169 Esas ve 1996/109 Karar sayılı ilamının davacı İ.. S.. yönünden de kesin hüküm oluşturduğu kuşkusuzdur. Kesin hüküm dava şartı olup, HMK 114/1-i maddesi uyarınca mahkemece re'sen gözetilmesi gerekir. Hal böyle olunca; mahkemece kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken kesin hüküm bertaraf edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 28.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.