MAHKEMESİ : GAZİOSMANPAŞA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 09/05/2013NUMARASI : 2012/475-2013/259Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında T. Köyü çalışma alanında bulunan 110 ada 14 parsel sayılı 4.312.05 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve taşınmazın bahçe olarak 20 yıldan beri B.. P..'nın kullanımında olduğu şerhi verilerek bahçe vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı S.. B.. çekişmeli taşınmazın kendi adına zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davalı Hazine yönünden davanın reddine, davalı Orman İdaresi ve B.. P.. yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı S.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, davanın niteliği itibarı ile ancak 3402 sayılı Yasa'nın 11. maddesindeki ilan süresi içerisinde açılabileceği, buna göre genel mahkemede açılmasının mümkün olmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. 5831 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu'na eklenen Ek-4. madde içeriğinde, bu şekilde yapılan tespitler hakkında 3402 sayılı Yasa'nın 12/3. maddesinin uygulanamayacağına ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Dava, 3402 sayılı Yasa'nın 12/3. maddesinde öngörülen yasal sürede açıldığına göre, mahkemece tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde delilleri toplanıp, davacının yasada belirtilen şekilde bir kullanımının olup olmadığının tespiti ile oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kullanım kadastrosuna ilişkin davalarda tespit maliki Hazine yanında lehine zilyetlik şerhi verilen kişilere de husumetin yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda lehine zilyetlik şerhi verilen B.. P..'ya husumet yöneltildiği halde; adı geçen davalı yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi de isabetsiz olup, davacı S.. B.. vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine,17.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.