Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10511 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7159 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : ANTALYA KADASTRO MAHKEMESİTARİHİ : 12/05/2014NUMARASI : 2010/1064-2014/193Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında G. Köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 127 ada 1, 3, 126 ada 4 parsel sayılı sırasıyla 1.248.11, 88.19 ve 2.281.04 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 127 ada 1 parselin G.. T.., 127 ada 3 parselin H.. T.., 126 ada 4 parselin N.. Ş..'in fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacılar S.. T.. ve arkadaşları, taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve tüm mirasçıların hak sahibi olduğu iddiasına dayanarak miras payları oranında zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında Hazine, 126 ada 3 parsel sayılı taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu, kullanımsız bulunduğu iddiasıyla kullanıcı şerhlerinin iptali istemiyle davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacıların davasının kısmen kabulüne, müdahil davacı Hazinenin davasının kabulüne, çekişmeli 127 ada 3 parsel sayılı taşınmazın ham toprak vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline, tapu kaydının beyanlar hanesine, taşınmazın 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve kullanımsız olduğu şerhinin yazılmasına, 126 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline, 127 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tarla vasfıyla Hazine adına tesciline, taşınmazın 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve veraset ilamına atıf yapılarak H.. T.. mirasçılarının kullanımında olduğu şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davacılar S.. T.. ve arkadaşları vekili ile davalı G.. T.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.İddia ve savunmanın niteliğine göre uyuşmazlık, taşınmazların kullanım hakkının tarafların ortak murisi olan H.. T..'a ait olup olmadığı ve terekenin taksim edilip edilmediği, buna göre kullanımın tereke adına olup olmadığı, dava konusu 127 ada 3 parsel sayılı taşınmazda mirasçıların fiili kullanımı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, dava konusu 127 ada 1 parsel taşınmazın her ne kadar davalı Gülsüm'ün fiili kullanımında olduğu, ancak müşterek muristen kaldığı, taksime konu olmadığı; 126 ada 4 parsel sayılı taşınmazın müşterek murise aitken taksimle davalı N.. Ş..'e kaldığı ve davalının kullanımında bulunduğu, 127 ada 3 parsel sayılı taşınmazın ise imar-ihyasına başlanılmadığı kabul edilmek suretiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de; yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli değildir. Mahkemece taraf tanıkları ve yerel bilirkişilerin beyanları arasında çelişki giderilmeden ve mirasçılar arasında usulüne uygun taksim yapılmadığı kesin olarak belirlenmeden, yine davalı Hakkı'nın fiili kullanıcısı olarak belirlendiği 127 ada 3 parsel sayılı taşınmazda taşınmazın müşterek muris H.. T..'a aitken taksimle Hakkı'ya kalıp kalmadığı, Hakkı'nın taşınmaz üzerinde fiili kullanımı olup olmadığı saptanmadan hüküm kurulmuştur. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, mahallinde yeniden keşif yapılmalı; keşfe katılacak yerel bilirkişi ve tanıklardan, müşterek muris H.. T.. terekesinde tüm mirasçıların katılımı ile geçerli bir taksim yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise her bir mirasçının payına hangi menkul, gayrimenkul malların ya da hakların düştüğü tek tek sorulup saptanmalı, 127 ada 1 parsel sayılı taşınmazın terekeden mi geldiği, yoksa davalı Gülsüm tarafından terekeden bağımsız olarak açılıp açılmadığı, 126 ada 4 parsel sayılı taşınmaz bakımından ise taşınmazın davalı Naciye ile eşinin birlikte dava açıp açmadığı ile murisin terekesinden gelip gelmediği ve 127 ada 3 parsel sayılı taşınmazda murisin terekesinden gelip gelmediği ile davalı Hakkı'nın fiili kullanımı olup olmadığı araştırılmalı, beyanlar arasında çelişki olması halinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacılar S.. T.. ve arkadaşları vekili ile davalı G.. T.. vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılar ve davalılara iadesine,16.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.