Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:Yargıtay bozma ilamında özetle: "Dava suya elatmanın önlenmesine ilişkin olduğuna göre su kaynağının bulunduğu parselin tutanağının kesinleşmesi mümkün değildir, tutanak aslının getirtilmesi, kesinleştirilmiş ise; davalı şerhi verilerek tescilin iptal edilmesi, 3. Hukuk Dairesinin bozma kararı da gözönünde tutularak, kaynak alanının tescili ile elatmanın önlenmesi istemi yönünden hüküm kurulması, genel su niteliğinde ise tescile tabi olmadığı, özel kaynak niteliğinde ise tescile tabi olduğu, bu hususun kesin olarak saptanması" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, 369 ada 28 nolu parselin tespit gibi içinde bulunan Jeolog bilirkişinin 21.10.2002 tarihli krokili raporunda pınar olarak fen bilirkişinin 16.10.2002 havale tarihli raporunda (A) harfi ile gösterilen su kaynağı ile birlikte davacı Veli adına tesciline, 369 ada 27 nolu parselin tespit gibi Mehmet adına tesciline, davalıların 369 ada 28 parsel içerisinde bulunan su kaynağına ilişkin müdahalelerinin menine karar verilmiş; hüküm, davalılar Veli, Mehmet, müdahil İbrahim vekili tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece davaya konu olan suyun özel su olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de; mahkemenin kabulü dosya içeriğine ve toplanan delillere uygun düşmemektedir. Gerek bozmadan önce ve gerekse bozmadan sonra dinlenen bilirkişi ve tanık beyanları bunları doğrulamaktadır. Tüm dosya içeriğinden uyuşmazlığa konu su ve su kaynağının genel nitelikte olduğu sonucuna varılmaktadır. Hal böyle olunca; su ve su kaynağının olduğu bölümün tespit dışı bırakılmasına ve davacı tarafından açılan suya vaki müdahale ile ilgili davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğundan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu nedenlerle (BOZULMASINA), 6.11.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.