MAHKEMESİ : KANDIRA KADASTRO MAHKEMESİTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; “dava konusu 125 ada 11, 145 ada 53, 312 ada 15 ve 313 ada 15 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespit tutanaklarının düzenlenmediğinin Kadastro Müdürlüğünün 13.9.2007 tarihli yazı cevabından anlaşıldığı halde mahkemece dava konusu edilen bu taşınmazlar ile dava dilekçesinde ada numarası 115 olarak belirtilen ancak parsel numarası bildirilmeyen taşınmaz yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğuna, dava konusu 129 ada 1 ve 128 ada 4 parsel sayılı taşınmazlar hakkında birbiri ile çelişkili iki farklı hüküm kurulmasının ve dava konusu olmayan 120 ada 8 parsel sayılı taşınmaz hakkında hüküm kurulmasının doğru olmadığına, 113 ada 3, 116 ada 36, 76 ve 199, 121 ada 10 ve 12, 133 ada 31 ve 34, 135 ada 8, 147 ada 74 ve 151 ada 2, 116 ada 51 ve 75, 121 ada 11 ve 23, 125 ada 2, 133 ada 16, 135 ada 7, 147 ada 13, 43 ve 46 ve 120 ada 3 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde tespit gününde adına tescil kararı verilen zilyet davalı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi hükmünde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği, mahkemece yapılan keşif, uygulama ve toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiş olmakla mahkemece davacıların davasının reddine, dava konusu bu taşınmazların davalı taraf adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğuna ve mahkemece davalı İ.. O..'ın mirasçıları ve paylarının 3402 sayılı Kadastro Kanununun 25. maddesine göre belirlenmesi ve taşınmazların payları oranında mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken mirasçıların kimlik bilgileri ve payları belirlenmeden ölü olduğu belirtilmek suretiyle.. .. adına tapuya tesciline karar verilmesinin dahi isabetsiz olduğuna" değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine, dava konusu 125 ada 11, 145 ada 53, 312 ada 15 ve 313 ada 15 sayılı parseller yönünden karar verilmesine yer olmadığına, 116 ada 51, 75, 121 ada 11, 23, 125 ada 2, 128 ada 4, 129 ada 1, 135 ada 7, 133 ada 16, 147 ada 13, 43 ve 46 sayılı parsellere açılan davanın reddiyle dava konusu parsellerin tespit maliki davalı adına tapuya kayıt ve tesciline, 121 ada 10, 12, 135 ada 8, 113 ada 3, 116 ada 36, 76, 199, 133 ada 31, 34, 151 ada 2 ve 147 ada 74 sayılı parsellere açılan davanın reddiyle dava konusu parsellerin ölü tespit maliki İ.. O..'ın mirası 32 pay olarak kabul edilerek; 8 payın eşi .. . payın ölü oğlu ., 2 payın ölü oğlu . oğlu ... , 2 payın ölü oğlu ... ada 3 sayılı parsele açılan davanın reddiyle, dava konusu parselin 64 pay kabul edilerek; 8 payın eşi ..., 8 payın kızı ...()'a, 8 payın kızı .. ( ..., 2 payın ölü oğlu ... eşi ..., 2 payın ölü oğlu ... oğlu ... , 2 payın ölü oğlu ... oğlu ..., 32 payın ... ait olmak üzere adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm; davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.1- Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar vekilinin 116 ada 51, 75, 121 ada 11, 23, 125 ada 2, 128 ada 4, 129 ada 1, 135 ada 7, 133 ada 16, 147 ada 13, 43 ve 46 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile bu taşınmazlar ile ilgili hükmün ONANMASINA, 2- Dava konusu 125 ada 11, 145 ada 53, 312 ada 15 ve 313 ada 15 parsel sayılı taşınmazlar yönünden; dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak bu taşınmazlar hakkında kadastro tespit işlemlerinin olağan usullere göre tamamlanması hususunda da bir karar verilmesi gerekirken sadece karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulmakla yetinilmesi isabetsiz olup temyiz itirazları bu nedenlerle yerindeyse de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın hüküm fıkrasının 3. bendinin sonuna “kadastro tespit işlemlerinin olağan usullere göre tamamlanması için tutanak aslı ve eklerinin Kadastro Müdürlüğüne iadesine” sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün DÜZELTİLEN bu şekli ile ONANMASINA, 3- Dava konusu 121 ada 10, 12, 135 ada 8, 113 ada 3, 116 ada 36, 76, 199, 133 ada 31, 34, 151 ada 2, 147 ada 74 ve 120 ada 3 parsel sayılı taşınmazlar yönünden; dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak kadastro hakimi doğru, uygulanabilir ve infazda tereddüt uyandırmayacak şekilde hüküm kurmak zorundadır. Mahkemece bu taşınmazlar hakkında kurulan hükümde, tesciline karar verilen paylar toplamı ile payda birbirine eşit değildir. Bu durum, hükmün infazında tereddüt uyandıracak nitelikte olduğundan isabetsizdir. Temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile 121 ada 10, 12, 135 ada 8, 113 ada 3, 116 ada 36, 76, 199, 133 ada 31, 34, 151 ada 2, 147 ada 74 ve 120 ada 3 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, 16.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.