Tebliğname No : 11 - 2010/179565MAHKEMESİ : Muğla 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 22/12/2009NUMARASI : 2008/347 (E) ve 2009/418 (K)SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilikDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp,onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır. Bilişim sistemlerinin,banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu, TCK’nın 158/1-f maddesinde düzenlenmiştir. Maddenin gerekçesinde de;“Dolandırıcılık suçunun, bilişim sistemlerinin,banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi de, birinci fıkranın (f) bendinde bu suçun bir nitelikli unsuru olarak kabul edilmiştir. Bilişim sistemlerinin,banka veya kredi kurumlarının,özellikle bu kurum ve kuruluşları temsil edenlerin,kurum ve kuruluşları adına hareket eden kişilerin, başkalarını kolaylıkla aldatabilmeleri bir güven kurumu olan bu kuruma güvenin sarsılması bu kurumların araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu, nitelikli hâl saymıştır. Bilişim sisteminin aldatılmasından söz edilemeyeceği için, ancak bu sistemin araç olarak kullanılarak bir insanın aldatılması yani dolandırılması halinde bu bendin uygulanması mümkündür. Aksi halde yani sisteme girilerek bir kişi aldatılmayıp sistemden yararlanılarak çıkar sağlanmışsa bilişim suçu veya bilişim sistemi kullanılmak suretiyle hırsızlık suçunun oluşması söz konusu olacaktır. Bilişim sisteminden maksat,verileri toplayıp, yerleştirdikten sonra bunları otomatik işlemlere tâbi tutma olanağını veren manyetik sistemlerdir. Günümüzde bilişim sistemleri ile sesli-görüntülü haberleşme, elektronik imzanın kabulü,yeni ticari ilişkiler, internet bankacılığı hizmeti ile para transferleri ve bunlar gibi pek çok yenilik toplumsal hayata girmiş, bilişim gerek iş gerekse günlük hayatta vazgeçilemeyecek kadar önemli bir noktaya ulaşmış, bilişim teknolojileri daha hızlı ve ucuz bir nitelik arz etmesi nedeniyle, klasik yöntemlere nazaran daha fazla tercih edilir duruma gelmiştir. Bu sistemlerin güvenle kullanılması, aynı anda hızlı ve kolayca birçok kişi tarafından ulaşılması ve diğer taraftaki failin kontrol imkanını azaltması nedeniyle nitelikli hal sayılmıştır. Banka ya da kredi kurumlarının araç olarak kullanıldığından söz edilebilmesi için,dolandırıcılık fiili gerçekleştirilirken bankaların olağan faaliyetlerinden ya da bu faaliyeti yürüten sûjelerden hileli araçlar kullanılarak yararlanılması veya banka ve kredi kurumlarının olağan faaliyetleri nedeniyle üretmiş oldukları maddi varlıkların suçta araç olarak kullanılarak haksız çıkarın elde edilmesi gerekir. Bankaların,ödeme aracı olarak kullanılması halinde bu fıkra uygulanamayacaktır.Sanığın, katılan D... Elektronik Teknik Sistemler Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nden muhtelif elektrik malzemeleri satın alması karşılığında, Köyceğiz Muğla Şubesi hesabına ait keşidecisi mağdur H.. K.. görünen, K... Harfiyat Limited Şirketi emrine yazılmış, 12.02.2007 tanzim tarihli ve 10000 TL bedelli olan çeki ciro ederek verdiği, aynı şekilde katılan A... Elektrik Endüstriyel Malzeme Ekipmanları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nden muhtelif malzemeler satın alması karşılığında, aynı banka şubesi hesabına ait keşidecisi mağdur H.. K.. görünen, K... Harfiyat Limited Şirketi emrine yazılmış, 30.12.2006 tanzim tarihli ve 6700 TL bedelli olan çeki ciro ederek verdiği, yasal süreleri içerisinde çek hamilleri olan katılanlar tarafından bankaya ibraz edilen ve karşılıksız olduğu anlaşılan söz konusu çekler ile ilgili olarak katılanlar tarafından Cumhuriyet Başsavcılığı'na ayrı ayrı müracaatta bulunulduğu, söz konusu çeklerin keşidecisi olarak görünen mağdur H.. K.. hakkında karşılıksız çek keşide etme suçundan yürütülen hazırlık soruşturması kapsamında savcılıkta alınan ifadelerinde; "söz konusu çek koçanının eniştesi olan sanık tarafından kendisinden habersiz bir şekilde ele geçirilip ve imzası taklit edilerek doldurulduktan sonra ciro edilmek suretiyle piyasaya sürüldüğünü" savunması üzerine; 6700 TL bedelli çek üzerinde yapılan kriminal inceleme neticesinde düzenlenen ekspertiz raporuna göre; çek üzerindeki yazı ve imzaların sanığın el ürünü olduğunun tespit edildiği, bu şekilde sanığın, resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; Sanığın savunmasında; 2001 yılında yaşanan ekonomik krizden etkilenmesi sebebiyle çek keşide yasağı bulunduğu, bankalar tarafından kendisine çek karnesi verilmediği, H.. K..'ın kayınbiraderi olup K.... Hafriyat İnş. Tur. San ve Tic Paz. Ltd. Şti'de ortak olmaları nedeniyle kendi adına çek karnesi alarak kullanması için kendisine verdiği, birlikte iş yaptıkları, suça konu çeki H.. K..'ın bilgi ve rızası ile imzalayarak katılanlara verdiği, daha önce de katılanlardan bu şekilde alışveriş yapıp çek bedellerini ödediğine ilişkin savunması karşısında, gerçeğin şüpheye yer bırakmayacak şekilde açığa çıkarılması açısından suça konu çek ile aynı koçanda bulunan diğer çeklerin ödenmesine ilişkin belgelerin ilgili banka şubesinden istenmesi ile söz konusu çeklere ilişkin çek sahibi H.. K.. tarafından rızası dışında elinden çıktığına dair bildirim ya da ödemeden men talimatı bulunup bulunmadığının sorulması,İcra Müdürlüğünde takip yapılan dosyanın celp edilerek eklenmesi ile H.. K..'ın K.... Hafriyat İnş. Tur. San ve Tic. Paz. Şti'nin ortağı olup olmadığı hususu ile daha önceki alışverişlerden dolayı verildiği beyan edilen çeklerin aynı şekilde H.. K.. yerine sanık tarafından imzalanıp imzalanmadığı ve ödenip ödenmediği araştırılıp sonucuna göre tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.