Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9530 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 18666 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Çocuk MahkemesiSUÇ : Mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan,söz konusu suç,seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma,yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma,suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir. Kardeş olan suça sürüklenen çocukların, olay günü tren garında gezdikleri sırada 11617 sefer sayılı trene takılı bulunan 047-7 numaralı vagona girdikleri ve üzerlerinde ele geçirilen adli emanetin 2010/238 sırasında kayıtlı kibrit kutusundan çıkardıkları kibritleri yakıp koltukların üzerlerine attıkları, bu şekilde çıkan ve olay yerine çağrılan itfaiye tarafından söndürülen yangın sonucunda vagonun kısmen yanmak ve içerisi islenmek suretiyle zarar gördüğü tutanaklar ve tanık beyanlarıyla anlaşılan olayda mahkemenin mala zarar verme suçunu oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre O Yer C. Savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak;1-Adi emanetin 2010/238 sırasında kayıtlı bir adet pantolonun sahibine iadesi atıkların ise dosyada delil olarak saklanması gerekirken müsaderesine hükmedilmesi,2-Suça sürüklenen çocuklar hakkında 5275 sayılı CGİK'nin 106/4. maddesi uyarınca hükmedilen 6 aylığına internet kafelere ve oyun salonlarına gitmekten yasaklanmasına şeklindeki tedbir kararının yerine getirilememesi halinde hapis cezasına çevrilemeyeceği gözetilmeksizin "hüküm kesinleştikten sonra, Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan tebligata rağmen 30 gün içerisinde seçenek yaptırımının gereklerine yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesi halinde, durumunun mahkememize ihbarını takiben 1 er yıldan ibaret hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verilerek bu kararın derhal infaz edileceğine hükmedilmesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı yasanın 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK'un 321.maddesi gereğince BOZULMASINA; Fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun'un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından sanıklar hakkında "hüküm kesinleştikten sonra, Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan tebligata rağmen 30 gün içerisinde seçenek yaptırımının gereklerine yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesi halinde, durumunun mahkememize ihbarını takiben 1 er yıldan ibaret hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verilerek bu kararın derhal infaz edileceğine" ilişkin kısmın hükümden çıkarılarak yerine başka bir seçenek yaptırımına çevrilmesine karar verilmesi, olay yerinden alınan atıklar ile bir adet pantolonun hükmün müsadereye ilişkin bölümünden, çıkartılarak yerine, "olay yerinden alınan atıkların dosyada delil olarak alıkonulmasına, bir adet pantolunun ise sahibine iadesine" ibarelerinin eklenmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.