Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9393 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9059 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılıkHÜKÜM : a-TCK'nın 204/1, 53. maddeleri gereğince mahkumiyetb-TCK'nın 158/1-f, 52/2, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet Resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Sanığın, suça konu çeki aldığı mal karşılığında katılana verdiği, çekin ibrazında imzanın keşideciye ait olmadığı ve sahte olarak düzenlendiği gerekçesiyle çek bedelinin ödenmediği, böylece sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda, Sanığın, suça konu çekin keşidecinin yanında çalışan tanık ... tarafından imzalandığını belirtmekle, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından, adı geçen kişinin yazı ve imza örneklerinin usulüne uygun olarak alınarak, mukayeseye elverişli belge asıllarıyla birlikte kriminale gönderilerek, söz konusu çekteki yazıları ile imzanın tanık Kadir'e ait olup olmadığının kesin olarak belirlenmesi, sanığın, suça konu çeki keşideci ile yaptığı taşınmaz alışverişi karşılığı aldığını belirttiği dikkate alınarak, söz konusu ticari ilişkiye dair kayıtların getirtilip incelenmesi, sanıkla keşideci arasında böyle bir ticari ilişki bulunup bulunmadığının belirlenmesi ile konu teşkil eden çekin aslının dosyaya getirtilerek, yapılan sahtecilikte aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, söz konusu çekin mahkeme heyeti tarafından incelenip özelliklerinin zapta geçirilmesi, bu şekilde, sahtecilikte aldatma kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespitinden sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi,Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 12/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.